yükleme

Turkish-English Translation

  1. Noun, Psychology attribution
  2. burden
  3. Noun, Information Technology installation
  4. loading
  5. charging
  6. lading
  7. gross terms
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

arazi yükleme deneyi
field loading test Noun, Construction
Kargo yükleme boşaltma hizmetleri (NACE kodu: 52.24)
Cargo handling (NACE code: H52.2.4) Noun, Trades-Professions
ön yükleme basıncı
preconsolidation pressure Noun, Construction
(araziye) mükellefiyet yükleme
creation of a charge
acele yükleme
prompt shipment
ağırlığına göre yükleme
freighting on weight
aşırı yükleme
to overcharge
bir gemiden diğerine yükleme
transshipment Noun, Maritime Traffic
birden çok parça yük yükleme
multiple loading
birden çok parça yükleme
multiple loading
değerine göre yükleme
freighting ad valorem
dökme yük yükleme
loading in bulk
fazla yük yükleme
overcharging
gemi yükleme
ship loading
gemide yükleme
master of the hold
girdi yükleme
input loading
hacimden tam yararlanma ve yükleme
full reach and burden
kömür yükleme
coaling
Londra için yükleme
loading for london
masraf yükleme
expense loading Insurance
müşterek yükleme
collective consignment
parça eşya yükleme
freighting by the case
parça eşya yükleme
berth freighting
parça eşya yükleme
berth rate
serbest yükleme
bill of sufferance
suç yükleme
inculpation Noun, Law
ters yükleme
loading back
toplu yükleme
consolidated shipment
toplu yükleme
collective shipment
toplu yükleme
composite shipment
transit yükleme
transit freight
ücretsiz yükleme
free loading
yanaşma yerinde yükleme
snug berth
yeni işlev yükleme
co-opting (Kaynak: Evrim Çalışkanları) Noun, Biology
yeniden yükleme
reloading
yerden tasarruf ederek yükleme
commercial loading
yükleme alanı
loading area
yükleme belgesi
bill of loading
yükleme belgesi
trans s hipment bond (delivery note)
yükleme belgesi
bill of lading
yükleme boşaltma kâğıdı
loading and unloading report
yükleme boşaltma peronu
team track
yükleme boşaltma ücreti
lighterage charges
yükleme boşaltma vasıtası
device for loading and unloading Noun
yükleme denemesi
load test
yükleme doku
loading- dock
yükleme donanımı
landing gear (plane) iniş takımı ; loading gear
yükleme evrağı
shipping documents
yükleme günü
loading day
yükleme günü
loading d
yükleme hızı
speed of loading
yükleme işçileri
loading crew Noun
yükleme işçileri
loading hands Noun
yükleme işinin bitimi
closure for cargo
yükleme işleminin son bulması
closing for cargo
yükleme istasyonu
loading station
yükleme izni
stamp note
yükleme izni
loading permit
yükleme kâğıdı
freight bill
yükleme kapağı
loading door
yükleme kapasitesi
loading capacity
yükleme komisyonu
freighting commission
yükleme konşimentosu
on board bill of lading Noun
yükleme konşimentosu
shipped bill of lading Noun
yükleme köprüsü
loading bridge
yükleme limanı
loading port
yükleme limanı
lading port
yükleme limanı
port of landing
yükleme limanı
port of lading
yükleme limanı
port of embarkation
yükleme limanında umulan hazır olma tarihi
clear days
yükleme masrafı
stevedoring cost
yükleme masrafları
loading charges Noun
yükleme masrafları
forwarding charges Noun
yükleme masrafları
loading expenses Noun
yükleme masrafları
shipping expenses Noun
yükleme memuru
loading officer
yükleme modülü
loading module
yükleme müsaadesi
loading permit Noun
yükleme nizamnamesi
loading regulations
yükleme noktası
loading point Noun
yükleme noktası
point of loading Noun
yükleme noktasında yapılan muayene
shipping-point inspection
yükleme ordinosu
mate's receipt Noun
yükleme peronu
loading track
yükleme peronu
assigned siding
yükleme peronu
loading platform
yükleme rampası
loading ramp Noun
yükleme rampası
loading jack Noun
yükleme rıhtımı
loading quay
yükleme rıhtımı
loading berth
yükleme riski
loading risk
yükleme rizikosu
loading risk Noun
yükleme şartları
freighting conditions Noun
yükleme sınıfı
freight category
yükleme sistem kitaplık
loading system library
yükleme sistemi
loading system
yükleme tablası
loading ledge
yükleme talimatı
loading tackle
yükleme teçhizatı
loading equipment
yükleme teorisi
attribution theory Noun, Psychology
yükleme tertibatı
loading gear
yükleme tesisileri
loading facilities Noun
yükleme tesisleri
loading facilities Noun
yükleme tesisleri
loading plant Noun
yükleme testi
loading test
yükleme ücreti
lading charges
yükleme ücretleri
shipping prices Noun
yükleme ve boşaltma
loading and unloading Noun, Logistics
yükleme ve boşaltma koşul ve kuralları
berth terms Noun
yükleme ve boşaltma süresi
lay days
yükleme ve boşaltma zamanı ortalamasını alma hakkı olmak
to average lay days Verb
yükleme vinci
loading crane
yükleme yapan sevkıyatçı
loading carrier
yükleme yapılan günler
loading days Noun
yükleme yeri
loading space
yükleme yeri
loading place
yükleme yeri
loading bay
yükleme yeri
loading berth
yükleme yeri
place of loading
yükleme yönetmeliği
loading pamphlet
(araba) yükleme sathı
load platform
(gemi) yükleme belgesi
sailing card
acele posta yükleme belgesi
express bill of lading
aşırı yükleme hataları
overload errors Noun
bindirmeli yükleme programı
overplay program (me)
bir geminin yükleme ve boşaltma süresi
lay days
emniyet kemeri ön yükleme tertibatı
seatbelt preloading device Noun, Transport
emniyetli yükleme yeri
safe loading place
gemi yükleme ücretleri
ocean charges Noun
gemi yükleme veya boşaltma işçisi
stevedore
gemiye yükleme belgesi
certificate of shipment
mal yükleme peronu
good platform
mal yükleme peronu
goods line
mal yükleme peronu
(Br) goods line
navlun dışında yükleme boşaltma masrafları
free in and out Noun
navlunun üzerinden tahakkuk ettirildiği yükleme tonu
shipping ton
satış fiyatına yükleme boşaltma dahil
landed terms
son yükleme limanı
arrived from port
temel yükleme hatası
fundamental attribution error Noun, Psychology
ücretsiz yükleme zamanı
free time
vagona yükleme yapmak
to stow a wagon Verb
vagona yükleme yapmak
to stow a wag g on Verb
yeniden yükleme masrafları
reloading charges Noun
yerel yükleme hattı
local load line
yük vagonunu yükleme yerine yöneltmek
to spot a freight car Verb
zahire yükleme tesisatı
grain loader
Uluslararası Yükleme Sınırı Sözleşmesi
International Convention on Load Lines Proper Name, Law
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Yüklemek işi
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.