yağmur

Turkish-English Translation

  1. rain
  2. rainfall
  3. Noun saturation
  4. waterworks
  5. the wet
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

ardı arkası kesilmeyen yağmur
incessant rain
bardaktan boşanan yağmur
pouring rain
bereketli yağmur
fruitful rain
bol yağan yağmur
heavy fall of rain
bol yağmur
extensive rainfall
cama vuran yağmur
the rain beating against the windows
çisil çisil yağan yağmur
soft rain
sağanak yağmur
rain shower Noun
sağanak yağmur
rain squall
sel gibi yağmur
torrrential rain
sel gibi yağmur
torrential rain
şiddetli yağmur
heavy rain Noun
şiddetli yağmur
deluge
sürekli yağmur
continual rain
sürekli yağmur
constant rain
yağmur ...
pluvial
yağmur ...
hyetal
yağmur alan taraf
weather side Noun, Maritime Traffic
yağmur altında
in the rain
yağmur bölgesi
rain area
yağmur boşalması
downfall
yağmur boşanmak
to pour down Verb
yağmur bulutu
rain cloud
yağmur çamur demeyerek
through foul and fair
yağmur damlası
raindrop
yağmur damlası
rain drops
yağmur dönemi
rain spell
yağmur duası
ritual prayer for rain
yağmur duası
prayer for rain
yağmur fırtınası
rainstorm Noun
yağmur geçirmez
rainproof Noun, Textile Industry
yağmur hasarı sigortası
rain insurance Noun
yağmur iniş borusu
downpipe
yağmur kuşu
plover
yağmur lu günler
rainy days Noun
yağmur mevsimi
rainy season
yağmur mevsimi
the rains
yağmur miktarını ölçme aleti
udometer
yağmur ölçer
rain gauge Noun
yağmur oluğu
rainspout Noun, Construction
yağmur ormanı
rainforest Noun
yağmur ormanı
rain forest Noun, Environment-Ecology
yağmur seli
torrent of rain
yağmur seli
floods of rain
yağmur sigorta poliçesi
pluvious policy
yağmur sigortası
rain insurance Noun
yağmur sigortası
rainfall insurance Noun
yağmur siperi
dashboard
yağmur sistemi
sprinkler system
yağmur sularının oradan nehre
catchment area
yağmur suyu
rain water
yağmur suyu ile açılmış yarık
gully
yağmur suyu teknesi
rain-water tub
yağmur tehlikesi
threat of rain
yağmur yağacağa benzer
it looks like rain
yağmur yağacak gibi
it looks like rain
yağmur yağdıran adam
rain maker
yağmur yağma sıklığı
rain frequency
yağmur yağmak
to rain Verb
(hava , güneş , rüzgâr veya yağmur ile) yıpranma
weathered
asitli yağmur (sülfürik asit ve nitrik asit içeren yağmur
acid rain
Bardaktan boşanırcasına yağmur yağıyor
It's raining cats and dogs
bardaktan boşanırcasına yağmur yağmak
to teem Verb
bardaktan boşanırcasına yağmur yağmak
to rain cats and dogs Verb
bardaktan boşanırcasına yağmur yağmak
to bucket Verb
çok yağmur yağmak
to pour Verb
hava güneş , rüzgâr veya yağmur ile yıpranmış
weathered
rüzgâr ve yağmur geçirmez
weatherproof
üç gün durmadan yağmur yağmak
to rain for the three whole days Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Atmosferdeki su ... düşen su
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.