tuhaf/acayip olmak, akıl ermemek.
It beats the Dutch how Tom disappeared suddenly: Tomun birdenbire
kayboluşu doğrusu pek acayip!
(a) çok acayip/görülmemiş bir şey yapmak, (b) çok tuhaf/acayip olmak.
That beats the Dutch: Çok
acayip! Şaşılacak şey! Hayret doğrusu!
çapraz ip atlama: iki kişinin aynı anda zıt yönlerde çevirdiği iki ipten atlama.
İsim
(ziyafet/içki vb. de) masrafları paylaşmak, herkes kendi masrafını kendisi ödemek.
(a)
argo başı dertte.
get in Dutch: başı derde girmek, belaya çatmak. (b) (birinin) gözünden
düşmüş, itibarını kaybetmiş.
(a) 18'inci yüzyılda GB Almayadan gelip buraya yerleşen halk, (b)
Pennsylvania German ile ayni
anlama gelir. bu halkın konuştuğu Almanca şivesi.
anlaşılmaz bir dille konuşmak
Fiil
alıcı çıkıncaya kadar fiyatın indirildiği mezat.
içki masasında yapılan pazarlık ve anlaşma.
rahim kapağı, gebe kalmamak için kadınların cinsî münasebet esnasında rahim başına yerleştirdikleri kapak.
sarhoş cesareti, içkiden gelen çılgınca cesaret.
İsim
doğal bir kaynağın bulunması sonucu bir ekonomide endüstrinin gerilemesi
ikili kapı: ortadan ikiye bölünmüş olup üst ve altı ayrı ayrı kullanılabilen kapı.
İsim
Endonezya Cumhuriyetinin eski adı.
İsim
karaağaç hastalığı:
Ceratostomella ulmi mantarının karaağaçlarda sebep olduğu yaprakları sarartıp
solduarak döken bir kastalık.
İsim
Hollanda altını: ince levhalar haline getirilip altın yaprak yerine kullanılan bakır-kalay-çinko alaşımı.
İsim
Hollanda altını: ince levhalar haline getirilip altın yaprak yerine kullanılan bakır-kalay-çinko alaşımı.
İsim
Hollanda altını: ince levhalar haline getirilip altın yaprak yerine kullanılan bakır-kalay-çinko alaşımı.
İsim
Hollanda altını: ince levhalar haline getirilip altın yaprak yerine kullanılan bakır-kalay-çinko alaşımı.
İsim
Hollanda güveci: ağır ateşte et vb. pişirmeye mahsus kapağı sıkıca kapanan kalın çeperli kap.
İsim
ateşin önünde et pişirmeye mahsus önü açık madenî kap.
İsim
Hollanda fırını: duvarları önceden ısıtılmış tuğlalı fırın.
İsim
herkesin kendi masrafını ödediği toplu eğlence.
Sıfat
sert ve müsamahasız kimse, sözünü sakınmayan/tenkitçi kimse.
talk to someone like a Dutch uncle:
babaca konuşmak, baba gibi sert bir şekilde azarlamak.
He talked to her like a Dutch uncle.
İsim
Hollanda Antilleri:
Aruba, Bonaire, Curaçao, Saba ve
St. Eustatius adaları.
birini dostça ama şiddetle azarlamak
Fiil