1. çarpık, dışarı doğru bükük, eğri.
    A new method for correcting bandy legs: Çarpık bacakları düzeltmek için yeni bir yöntem.
  2. eski usul tenis oyunu.
  3. hokey.
  4. hokey sopası.
  5. vurup fırlatmak, tenis topuna vurur gibi vurup sağa-sola atmak.
  6. teati etmek, alışveriş yapmak, mübadele/mukabele etmek, becayiş etmek, değiş-tokuş yapmak, atışmak.
    to
    bandy blows: vuruşmak.
    to bandy words (with): çekişmek, ağız kavgası etmek.
dedikodu yapmak/yaymak, çekiştirmek, aleyhinde/saygısızca veya iftira ederek konuşmak, yalan/uydurma haber yaymak