1. ıslatma(k), sırsıklam etme(k).
    I am drenched to the skin: İliklerime kadar ıslandım.
    a drenching
    rain: sel gibi yağmur.
    I got a good drenching in the rain: Yağmurda sırsıklam oldum.
  2. (sıvıya) daldırmak/batırmak.
  3. tamamıyla doldurmak/örtmek, banyo ettirmek.
  4. Veterinerlik bir hayvana (ekseriya zorla) ilâç içirmek.
  5. içirmek.
  6. ıslatan/sırsıklam eden şey.
    a drench of rain.
  7. banyo yaptırılacak/daldırılacak ilâç.
  8. hayvan derilerinin/pöstekilerin daldırıldığı solüsyon.
  9. (büyük bir) yudum/içim.
  10. (hayvanlara zorla içirilen) ilâç.