Türkçe-Ingilizce Çeviri

  1. Zarf all the more
  2. Zarf all the more so
  3. Zarf with greater reason
  4. Zarf a fortiori
  5. Zarf simply
  6. Zarf fully
  7. Zarf completely
  8. Zarf carefully
  9. Zarf fairly
  10. Zarf properly
  11. clean
  12. Zarf strongly
  13. Zarf perfectly
  14. Zarf badly
  15. well
  16. Zarf firmly
  17. Zarf greatly
  18. Zarf thoroughly
  19. Zarf sadly
  20. Zarf tightly
  21. Zarf incredibly
  22. Zarf securely
  23. Zarf vitally
  24. tolerable
  25. Zarf rigorously
  26. sorely
  27. roundly
  28. crashing
  29. hyper
  30. middling
  31. out
  32. tons
  33. Zarf really
  34. pretty good
  35. rather well
  36. fairly good
Türkçe-Ingilizce çeviriler: Zargan Ltd.

Türkçe-Ingilizce Ilgili Terimler

iyice açılmış
outstreched
iyice anlamak
to assimilate properly Fiil
iyice anlamak
to seize Fiil
iyice azalmak; iyice azaltmak
(to) taper off Fiil
iyice belirtmek
to come into focus Fiil
iyice bir gözden geçirmek
to dot the i's and cross the t's Fiil
iyice dövmek ya da ağır yenilgiye uğratmak
to knock hell out of Fiil
iyice düşündükten sonra
after serious thought
iyice düşündükten sonra
after mature consideration
iyice düşünmek
to think twice Fiil
iyice düşünmek
to debate with yourself Fiil
iyice düşünmek
to debate Fiil
iyice eğlenecek olmak
to be going to have a hot time Fiil
iyice gözden geçirdikten sonra
upon careful consideration
iyice hâkim olmak
to have a firm hold Fiil
iyice haşlamak
to send someone away with a flea in his ear Fiil
iyice hesaplanmış fiyat
close price
iyice ısıtmak
to toast Fiil
iyice ıslanmak
to soak Fiil
iyice ıslanmış
sodden
iyice ıslatmak
to souse Fiil
iyice ıslatmak
to soak Fiil
iyice incelemek
to pothole Fiil
iyice incelemek
to scrutinize Fiil
iyice kanaat getirmiş görünmek
to bear the mark of a strong conviction Fiil
iyice kapamak
to secure Fiil
iyice muhakeme etme
close reasoning
iyice öğrenmek
to master Fiil
iyice parlatmak
to polish up Fiil
iyice şaşkın
at one's wit s'end
iyice temizlemek
to clean down Fiil
iyice yerleşmek
to become firmly established Fiil
iyice yormak
to tucker Fiil
iyice yormak
to tire out Fiil
iyice yüklenmiş
heavy laden
(âdet) iyice yerleşmek
to be solidly entrenched Fiil
(giysilerle ilgili olarak) bedene iyice yapışan
clinging
(yüksek sesle veya kendi kendine) bir şeyi iyice okumak
to read off Fiil
ağzını iyice açmak
to gape Fiil
ameliyata girmeden önce ellerini ve kollarını iyice yıkayarak dezenfekte etmek
scrub in Fiil, Tıp
ateşi iyice kısmak
to reduce heat to very low Fiil, Gıda ve Mutfak
bacakları iyice saran külot pantolon
breeches
bacaklarını iyice açarak
astride Zarf
bir çiviyi iyice çakmak
to drive the nail home Fiil
bir duruma iyice yakın
within an ace of
bir konuyu iyice bilmek
to be perfectly at home with a subject Fiil
bir miktarı iyice azaltmak
to slash Fiil
bir seçmen listesini iyice incelemek
to scrutinize an electoral list Fiil
bir sözleşmeyi baştan sona iyice okumak
to read through a contract Fiil
bir şeyi birine iyice anlatmak
to bring something home to sb Fiil
bir şeyi iyice okumak
to read off Fiil
bir şeyi iyice öğrenmek
to outlearn Fiil
bir şeyin fiyatını iyice indirmek
to slash Fiil
bir şeyin iyice zevkini çıkarmak
to enjoy oneself to the full Fiil
bir yeri iyice aramak
to take something apart Fiil
bir yeri iyice temizlemek
to scrub something out Fiil
bir zaferden iyice yararlanmak
to follow up a victory Fiil
birinden iyice istifade etmek
to weather upon sb Fiil
birine birşeyi iyice belletmek
to coach someone in something Fiil
birine durumu iyice açıklamak
to clear sb's mind Fiil
birini iyice anlamak
to have someone taped Fiil
birini iyice pataklamak
to beat the living daylights out of someone Fiil
birşeyi iyice anlamak
to have something taped Fiil
birşeyi iyice aramak
to look through something Fiil
birşeyi iyice düşünmek
to think out something Fiil
birşeyi iyice düşünmek
to think over something Fiil
birşeyi iyice düşünmek
to look at something Fiil
birşeyi iyice ilerletmek
to polish something up Fiil
birşeyi iyice incelemek
to check over something Fiil
birşeyi iyice karıştırmak
to work in something Fiil
birşeyi iyice temizlemek
to do out something Fiil
birşeyin içine iyice yerleştirilmiş olmak
to be set into something Fiil
çiviyi iyice çakmak
to drive the nail home Fiil
durumu iyice kavramak
to have a good grip of the situation Fiil
ellerini ve kollarını iyice yıkamak
to scrub up Fiil, Tıp
gözleri faltaşı gibi iyice açılmış
wide eyed
içkiyle iyice sarhoş olmak
to be well primed with liquor Fiil
kızarmış domuz etinin iyice kavrulmuş derisi
crackling
konuyu iyice kavramak
to have a good grip of a problem Fiil
modası iyice geçmiş
prehistoric
odayı iyice temizlemek
to give a room a thorough cleaning Fiil
vücuda iyice oturan sade görünüşlü kadın elbisesi
sheath
yabancı bir dile iyice hâkim olmak
to master a foreign language Fiil
Türkçe-Ingilizce terim çevirileri: Zargan Ltd.

Türkçe Sözlük (Kubbealti Lugati)

  1. Adamakıllı, iyi bir şekilde
Kubbealti Akademisi Kültür ve Sanat Vakfi isbirligiyle yayinlanan özet bilgilerdir. Kelimenin kökeni, tüm anlamlari ve örnek cümleler için www.kubbealtilugati.com sitesini ziyaret edebilirsiniz.