1. tokmak.
  2. gürz, ağır topuz.
  3. hırpalamak, örselemek.
    Stop maul = malling the cat.
  4. dövmek, dövüp yaralamak/berelemek, ezmek.
    The hunter was maul = malled by a lion and badly hurt.
    5.
    ABD (tokmak ve kama ile) yarmak, parçalamak.
  5. şiddetle eleştirmek/tenkit etmek, paçavraya çevirmek, iler tutar yerini bırakmamak.
    His latest novel
    has been maul = malled by critics.