Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. eğilme(k), bükülme(k), bel verme(k).
    The branch sagged (down) under the weight of the apples.
  2. çökme(k), sarkma(k).
    The bed sagged in the middle when he sat on it.
  3. (cesaret vb.) kırılmak(k), azalma(k), zayıflama(k).
    My spirits sagged when I saw the amount of work I had to do.
  4. (fiyat vb.) düşme(k), inme(k).
    Interest rates were raised to brace up the sagging dollar.
  5. (kitap, temsil, vb.) can sıkmak, sıkıcı olmak, ilginçliğini yitirmek.
    I finished the book even though
    it sagged in the middle and I almost stopped reading.
  6. Denizcilik rüzgâr altına sürüklenme(k).
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

(wall , ceiling) to sag
bel vermek Fiil
sag in price
fiyatta gerilemek Fiil
sag in price
fiyat düşüklüğü
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.

Türkçe-Ingilizce Ilgili Terimler

(mecazi) sağ kol
right hand
...'in sağ kolu
...'s sidekick İsim
...'in sağ kolu
the right-hand man of ... İsim
...'in sağ kolu
the right-hand woman of ... İsim
aşırı sağ
the radical right İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
aşırı sağ
radical right İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
aşırı sağ eylem
far-right attack İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
aşırı sağ ya da aşırı solcular
nuts and kooks İsim
bir depremden sağ çıkmak
to survive an earthquake Fiil
bir durumu sağ salim atlatmak
to live to see another day Fiil
bir kazadan sağ olarak kurtulan kimse
survivor
bir uçağı sağ salim yere indirmek
to land an airliner safely Fiil
genellikle tek sayılı sağ yandaki sayfa
recto
henüz sağ olanların anısında
within living memory
limana sağ salim girmek
to come safe to port Fiil
limana sağ salim varmak
to reach port safely Fiil
limana sağ salim varmak
to reach a port safely Fiil
merkez sağ
centre-right Sıfat, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
merkez sağ
the centre right İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
muhafazakâr sağ
the conservative right İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
ölenden sonra sağ kalana ödenecek emeklilik aylığı bağlama sistemi
joint annuity survivor pension plan
paraca birine bağlı olmak ölünün sağ kalan bakılmaya muhtaç aile fertleri
to be financially dependent on someone surviving dependents İsim
radikal sağ kanat
radical right
sadeyağ sağ yağ
clarified butter
sadeyağ sağ yağ
run butter
sağ
rightist
sağ
strong
sağ
healthy
sağ
whole
sağ
living
sağ
in the flesh
sağ
the right hand side
sağ
solid
sağ
right
sağ
sound
sağ
right-wing
sağ
alive
sağ
well
sağ
in the land of living
sağ açık
right winger İsim, Futbol
sağ açıklık
right ascension İsim, Astronomi
sağ alın bölgesi
right frontal lobe İsim, Anatomi
sağ alın lobu
right frontal lobe İsim, Anatomi
sağ alt bölge
lower-right quadrant (LRQ) İsim, Anatomi
sağ alt kadran
lower-right quadrant (LRQ) İsim, Anatomi
sağ artkafa bölgesi
right occipital lobe İsim, Anatomi
sağ artkafa lobu
right occipital lobe İsim, Anatomi
sağ atrium
right atrium İsim, Anatomi
sağ ayraç
closing parenthesis Bilgi Teknolojileri
sağ basın
rightist press
sağ bir kimsenin hayali
fetch
sağ eğilimli
right-leaning Sıfat, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
sağ el ile yapılan
right hand
sağ el ile yapılan
right handed
sağ elini kullanan
right handed
sağ elini kullanan kimse
right hander
sağ ense bölgesi
right occipital lobe İsim, Anatomi
sağ ense lobu
right occipital lobe İsim, Anatomi
sağ frontal bölge
right frontal lobe İsim, Anatomi
sağ frontal lob
right frontal lobe İsim, Anatomi
sağ gösterip sol vurmak
to feint Fiil
sağ kadran
right quadrant İsim, Anatomi
sağ kalabilmek
to remain in existence Fiil
sağ kalan
surviving
sağ kalan
outliver
sağ kalan eş
surviving spouse
sağ kalan eşin veraset vergisi muafiyeti
surviving spouse exemption
sağ kalan eşin vergi muafiyeti
surviving spouse exemption
sağ kalan şahsa verilen rant
survivorship annuity
sağ kalanın da emekli aylığı almaya devam edeceği ortak yıllık emeklilik planı
joint annuity survivor pension plan
sağ kalanın yararlanacağı hayat sigortası
last survivor policy İsim
sağ kalanlar
survivors İsim
sağ kaldığı takdirde
in case of survival
sağ kalma
survivorship
sağ kalma
probability of survival
sağ kalma olasılığı
probability of survival
sağ kalmak
to overlive Fiil
sağ kalmak
survive (Kaynak: Evrim Çalışkanları) Fiil, Biyoloji
sağ kalmak
stay alive Fiil, Biyoloji
sağ kanada ait olmak
to be on the right wing Fiil
sağ kanadın aşırı ucundaki kadınlar için kullanılan deyim
little old ladies in tennis shoes
sağ kanat
right wing
sağ kanat
left wing , right wing
sağ kanat
right flank İsim, Futbol
sağ kanatta olmak
to be on the right wing Fiil
sağ karıncık
right ventricle İsim, Anatomi
sağ kişiler arasında tasarruf
disposition inter vivos
sağ kulakçık
right atrium İsim, Anatomi
sağ mirasçılar
living heirs İsim
sağ muhalefet
ring-wing opposition
sağ muhalefet
right-wing opposition
sağ muhalefet
right wing opposition
sağ oksipital bölge
right occipital lobe İsim, Anatomi
sağ oksipital lob
right occipital lobe İsim, Anatomi
sağ parietal bölge
right parietal lobe İsim, Anatomi
sağ parietal lob
right parietal lobe İsim, Anatomi
sağ salim
scot free
sağ salim
safe and sound
sağ salim
safely Zarf
sağ salim varış
safe arrival
sağ sayfa
right-hand page
sağ şakak bölgesi
right temporal lobe İsim, Anatomi
sağ şakak lobu
right temporal lobe İsim, Anatomi
sağ tanık
still living witness
sağ taraf
right (- hand) side
sağ taraf
right
sağ tarafa
right hand
sağ tarafı takip etmek
to keep right Fiil
sağ tarafından kalkmak
to come out on the right side Fiil
sağ tarafta kalmak
to keep right Fiil
sağ taraftan ayrılmamak
to keep right Fiil
sağ temporal bölge
right temporal lobe İsim, Anatomi
sağ temporal lob
right temporal lobe İsim, Anatomi
sağ üst bölge
upper-right quadrant (URQ) İsim, Anatomi
sağ üst kadran
upper-right quadrant (URQ) İsim, Anatomi
sağ üst köşe
upper right-hand corner
sağ ventrikül
right ventricle İsim, Anatomi
sağ yarımküre
right hemisphere İsim, Anatomi
sağ yönlü trafik
right-hand traffic
sağ yumruk
right hander
son sağ kalan
last survivor
uçağı sağ salim yere indirmek
to land an airliner safely Fiil
üst sağ köşedeki mektup başlığı
corner card
Türkçe-Ingilizce terim çevirileri: Zargan Ltd.

sağ
Yaşamakta olan, ... diri, canlı
sağ
Vücutta kalbin ... karşısında olan