kıtı kıtına, ucu ucuna, daradar, ancak, kıt kanaat, güçlükle.
He passed English by the skin of his teeth.
kıl payı, kıtı kıtına, ancak, güçbela.
We had to run for the train, and caught it by the skin of our teeth.
kıtı kıtına, ucu ucuna, ancak, güçbela, güçlükle, kıl payı.
escape by the skin of one's teeth: kıl payı kurtulmak.
tavır ve hareketini değiştirmek
Fiil
paçasını zor kurtarmak
Fiil
(a) kızdırmak, öfkelendirmek, sinirlendirmek, canını sıkmak, damarına basmak, (b) etkilemek, duygulandırmak.
korkudan sıçramak; aşırı derecede coşmak.
nose
argo ilgilendirmeyen, zararı dokunmayan, zararsız.
hayatını tehlikeye atmak
Fiil
eli taşın altında olmak
Fiil, Deyim
bir işte menfaati olmak
Fiil, Deyim
bir işin, girişimin sonucundan olumlu veya olumsuz etkilenecek olmak
Fiil, Deyim
iliğine kadar ıslanmak
Fiil
iliklerine kadar ıslanmak
Fiil
birine rahatsızlık kaynağı olmak
Fiil
iliğine kadar ıslanmak
Fiil
altın yaprakları ayırmaya mahsus kuru kursak.
(tenkitlere, azarlanmaya vb.) aldırmamak, aldırış etmemek, vurdum duymaz olmak, kös dinlemek.
(tenkit vb.'ye karşı) çok hassas/alıngan olmak.
yünün tenime değmeksi hoşuma gitmiyor
birini çırılçıplak soymak
Fiil
özünde, aslında, esasında, temelde.
Zarf
sırsıklam, iliklerine kadar ıslanmış.
sineğin yağını hesap etmek.
cilt kanseri
İsim, Hastalıklar
(sıvı ve gazlarda) yüzeysel sürtme.
açık saçık/müstehcen film.
(sıvı ve gazlarda) yüzeysel sürtme.
çevre sürtünmesi, yüzey sürtünmesi
İsim, Mekanik
hileli kumar oyunu, hileli, iş, dolandırıcılık.
kurban derisi
İsim, Din ve İnanç
(a) insafsızca parasını yolmak, soyup soğana çevirmek, (b) azarlamak.
deri üzerinde duyarca denemesi/alerji testi.
(a) işi becermek, (b) (spor) elleriyle demir çubuğa asılıp bedenini kolları arasından geçirmek.
yalnızca ellerle tırmanmak.
bir deri bir kemik olmak
Fiil
reklamlara karşı tepkileri ölçülen kişinin psikolojik bir dürtü karşısında (örneğin korku , tahrik olma)
ortaya koyduğu psikolojik tepki
cildin erken yaşlanması
İsim, Tıp