oynayacak çok kozu olmak, bir sürü gizli plânları/düzenleri olmak.
en önemli habere/delile sahip olmak.
(zamanı gelince kullanmak üzere) saklamak, el altında/hazır bulundurmak.
gizli bir kozu olmak
Fiil
içinden/bıyık altından/kıs kıs gülmek.
laugh in someone's face: birine karşı saygısızlık/küstahlık
göstermek, hiçe saymak, kıymet vermemek.
bıyık altından gülmek
Fiil
gizliden gizliye gülmek/alay etmek, bıyık altından gülmek.
başkasının fikriyle hareket etmek
Fiil
gizli bir plânı/niyeti/tasavvuru olmak.
He has a card up his sleeve: Gizli bir plânı var/Son kozunu henüz oynamadı.
(zamanı gelince kullanmak üzere) saklı, el altında, hazır.
hislerini saklamamak, içi dışında olmak, sır tutmamak, açık kalpli olmak.
hislerini (bilhassa aşkını) gizleyememek, belli etmek, açığa vurmak, açık kalpli olmak.
duygularını herkese göstermek
Fiil
(US) veresiye satın almak
Fiil
bardak kılıfı
İsim, Gıda ve Mutfak
sarkık yen, maşlah yeni: omuz kısmı geniş, bileği dar kolluk.
İsim
içinden geçenleri açıkça göstermek
Fiil
duygularını açığa vurmak
Fiil
duygularını gizlememek
Fiil
kol düğmesi
İsim, Giyim ve Moda