1. İsim yukarı kaldırma.
  2. İsim, Makine (a) (bkz: uptake ) (3), (b) gerici, germe aleti.
fotoğraf makinesinde filmin sarıldığı rulo
(a) (tahsile/meslek icrasına) başlamak.
to take up college studies/medical practices.
take
up a profession: bir meslek icrasına başlamak. (b) yukarı çekmek/ kaldırmak, (c) (yer/zaman) işgal etmek, tutmak, almak.
take up a lot of room/time: çok yer tutmak/zaman almak.
take up all one's attention: tamamen meşgul etmek.
be taken up with sth: bir şeye tutulmak, müptelâsı olmak. (d) tüketmek, istihlâk etmek, kullanmak, (e) desteklemek, (fikri vb.) savunmak, (f) yine başlamak, ele almak, devam etmek.
take a matter up: bir işi ele almak.
We took up where we had left off: Kaldığımız yerden devam ettik. (g) üzerine almak, deruhde etmek, (h) serzenişte bulunmak, eleştirmek.
take someone up shortly: birini terslemek. (i) (teklif vb.) kabul etmek, (j) senedi/poliçeyi ödemek, (k) (elbise vb.) kısaltmak, daraltmak.