Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
broil
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
ızgara, kebap.
ızgara yapmak, kebap pişirmek.
to broil a steak
: pirzola pişirmek.
kızar(t)mak.
ateşte pişmek, fazla sıcağa maruz kalmak.
(sabırsızlıktan/sıkıntıdan) yanıp tutuşmak, kendi kendini (veya içi içini) yemek, içi içine sığmamak.
Noun
kavga, kargaşalık, mücadele, münakaşa, dalaş, arbede, gürültü.
a violent broil over who was at fault.
Noun
kavga/münakaşa etmek, gürültü/patırtı etmek, vuruşmak, dalaşmak, arbede çıkarmak.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
London broil
dilimlenmiş biftek: pişirildikten sonra ince dilimlere kesilmiş biftek.
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.