Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
induction
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Noun, Education-Training
tümevarım
Noun, Electronics
irkilim, irkitim, endükle(n)me, endüksiyon: değişen elektrik akımı veya manyetik akının bir iletkende gerilim veya akım üretmesi.
Noun, Logic
tümevarım, istikra: özel durumlarda doğruluğu bilinen bir önermenin genel durumlarda da doğru olduğunu kanıtlama.
Noun
(delil, olay vb.) önesürme, meydana çıkarma.
Noun
memuriyete alma, işverme.
Noun, Embryology
büyüyen bir dokunun başka dokuların gelişmesini etkilemesi.
Noun
(bir mesleğe/kuruma vb.) giriş, kabul etme/edilme, işe başlama.
Noun
(makam, kurum vb.) kurulma, teessüs.
Noun
askere al(ın)ma (işlemi).
His induction into the army.
Noun
patlamalı motorlarda yakıt-hava karışımının yanma odacığına salıverilmesi.
Noun
giriş, önsöz.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
electromagnetic induction
akımmıknatıssal irkilim.
magnetic induction
mıknatıssal irkilim, manyetik endükleme.
mathematic(al) induction
uzbilimsel tümevarım.
perceptual induction
algısal tümevarım.
induction channel
emme kanalı
Noun, Transport
induction coil
irkilim kangalı, endüksiyon bobini.
induction heating
irkilimle ısıtma.
induction manifold
emme manifoldu
Noun, Transport
induction order
(US) silahaltı emri
induction order
(US) silah altı emri
induction order
silah altı emri
induction pipe
(makina) içeri çekiş borusu
induction station
(US) asker toplanma yeri
induction valve
emme subabı
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.