migration

  1. Noun göç (Kaynak: Evrim Çalışkanları)
  2. Noun, International Law göç
  3. Noun göç, hicret.
  4. Noun göçme, yer değiştirme.
  5. Noun göçebeler, göçebe sürüsü.
  6. Noun, Chemistry (a) atom/molekül göçü/yer değiştirmesi, (b) yükün/iyon göçü: elektrik alanının etkisiyle yükünlerin elektrodlara doğru hareketi.
yasadışı göç Noun, International Law
düzensiz göç rotası Noun, Politics-Intl. Relations
kuş göçü Noun
veri göçü
zorunlu göç Noun, International Law
göçe zorlama Noun, Politics-Intl. Relations
bireysel göç Noun, International Law
iç göç
uluslararası göç Noun, International Law
Uluslararası Göçmen Teşkilatı Proper Name, Organizations
düzensiz göç Noun, Politics-Intl. Relations
kitle göçü
toplu göç Noun, Politics-Intl. Relations
kitlesel göç Noun, Politics-Intl. Relations
emekli olduktan sonra, tatile en çok gidilen yere göç etme eğilimi
mevsim göçü
mevsimsel göç
göç dalgası Noun
göç dalgası Noun
bir bölgeden göç etmek Verb
kır kesiminden göç
kırsal kesimden göç
kırsal kesimde çalışan işçilerin göçü
kır kesiminde çalışan işçilerin göçü
halkın göçü
Göç İdaresi Proper Name, Organizations
uluslararası göç hukuku Noun, Law
GİGM Proper Name, Organizations
hükümetlerarası göç komitesi