bir ipotek borcunu ödememek
Verb
hedefine isabet ettirememek
Verb
(tren) aktarmaya yetişememek
Verb
gayeye/hedefe ulaşamamak, istenileni elde edememek.
başarısızlığa uğramak
Verb
bir şeye rastgele kalkışmak
Verb
rastgele, tesadüfî, sonunu düşünmeden, dikkatsizce, lâkaydane, sonu ne olursa olsun, ne çıkarsa bahtına, ya herru ya merru.
Adverb
genç kız (12-16 yaşındaki).
(a) (taşıt vb.) çarpışmaya ramak kalmış, (b) (spor) neredeyse isabet edecek.
kaytarmak, atlatmak, görmemezlikten gelmek, vazgeçmek.
kalbi duracak gibi olmak
Verb
kalbi yerinden fırlayacak gibi olmak
Verb
az kalsın kaza yapmak
Verb
bir randevuyu kaçırmak
Verb
bir fırsatı kaçırmak
Verb
birşey yapmaktan kıl payı kurtulmak
Verb
birşey yapmayı kıl payı kaçırmak
Verb
neredeyse birşey yapmak
Verb
(a) (silah, mermi vb.) patlamamak, ateş almamak, (b) başaramamak, başarısızlığa uğramak, isabet ettirememek,
beklenen etkiyi uyandıramamak.
The joke missed fire.
(a) görmemek, ilgilenmemek, temas etmemek, içermemek, atlamak, unutmak, (b)
miss out on: fırsatı
kaçırmak, (fırsattan vb.) yararlanamamak.
birşeyden yararlanma fırsatını kaçırmak
Verb
birini dâhil etmemek
Verb
birini dışarıda bırakmak
Verb
birşeyi dışarıda bırakmak
Verb
birşeyi dâhil etmemek
Verb
(a) fırsatı kaçırmak, başarısızlığa uğramak. (b) esas fikri/meselenin ruhunu kavrayamamak/anlayamamak.
I missed the boat on that explanation: Bu açıklamanın esasını kavrayamadım.
fırsatı (elden) kaçırmak.
You should have bought those shares a month ago; now you've missed the boat.
fırsatı (elden) kaçırmak.
You should have bought those shares a month ago; now you've missed the boat.
(a) hedefe isabet ettirememek, (b) tam doğru olmamak, (c) konu dışı olmak.
gayeye/hedefe ulaşamamak, istenileni elde edememek.
satış olanağını kaçırmak
Verb
işin özünü anlamamak
Verb
asıl meseleyi anlamamak
Verb
bir espriyi anlamamak
Verb
şakanın esprisini anlamamak
Verb
(Br) giden postaya yetişememek
Verb
metnin gerçek anlamını kaçırmak
Verb
konunun esasını anlamamak
Verb
Kaybın/başarısızlığın küçüğü de bir, büyüğü de. (Örneğin treni bir dakika farkla kaçırmakla bir saat farkla kaçırmak aynı şeydir).
Adjective
...'i kılpayı kaçırmak
Verb
herşeyden haberi olmak, hiçbir şey gözünden kaçmamak.
giden postaya yetişememek
Verb
karavana atmak (argo)
Verb