notify

English-Turkish Translation

  1. Transitive Verb bildirmek, bilgi/haber vermek, ihbar/tebliğ etmek, haberdar etmek.
    to notify someone of something:
    birisine bir şeyi bildirmek.
    to notify the police of a crime: bir cinayeti polise ihbar etmek.
    Please notify me of when you may arrive: Lütfen geleceğin zamanı bana bildir.
    You will be notified later of the result.
  2. Transitive Verb ilân etmek.
    The sale was notified in the newspapers.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

notification
bildirim Noun, Law
notification
ihbar Noun, Law
notification
tebligat Noun, Law
notify one's departure
ayrılacağını haber vermek Verb
notify the police of one's arrival
polise bir yere geldiğini bildirmek Verb
obligation to notify
bildirim yükümlülüğü Noun
notify a birth
bir doğumu bildirmek Verb
notify a claim
(sigorta) hasar bildirmek Verb
notify a death
bir ölümü bildirmek Verb
notify a death
bir ölümü ihbar etmek Verb
notify a defect
bir bozukluğu bildirmek Verb
notify a defect
bir kusuru bildirmek Verb
notify protest
protesto bildirisi
notify someone of a decision
birine bir kararı bildirmek Verb
notify the authorities of sth
makamlara bir şeyi bildirmek Verb
notify the parties
taraflara tebliğ etmek Verb
notify the parties
taraflara bildirmek Verb
notify the police
polise ihbar etmek Verb
notify the police of a loss
polise bir kaybı haber vermek Verb
notify the police of a loss
kaybı haber vermek Verb
notify the police of sth
polise bir şeyi bildirmek Verb
(insurance) to notify a claim
(sigorta) hasar bildirmek Verb
note to notify a protest
protesto çekmek Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database