pony

  1. Noun midilli, bodur at.
  2. Noun (a) sınavda kopya çekmek için hazırlanan not,
    argo palamut, (b) yardımcı kitap, ders hazırlamak
    için kullanılan yabancı dil tercüme kitabı.
  3. Noun minicik şey.
  4. Noun likör kadehi (dolusu).
  5. Noun (yarışlarda) 25 İngiliz lirası.
  6. Noun (yabancı dil tercüme ödevi yaparken) yardımcı kitap kullanmak, kopya çekmek.
sığırtmaç atı: kovboyların sığırları otlatırken bindikleri at. Noun
yürüyerek /yaya gitmek.
come on shanks mare: yaya/yürüyerek gelmek.
We came on shanks mare: Yürüyerek/yaya geldik.
sadece tek bir işi iyi yapabilen kişi Noun
sadece tek bir alanda başarılı olan kişi Noun
midilliye binmek Verb
bacak (yürüme uzvu olarak).
bacak (yürüme uzvu olarak).
midilli (at). shelty ile ayni anlama gelir. Noun
Gal midillisi, Galde yetiştirilen bodur at.
(US) orta büyüklükteki otomobil
minik baskı
küçük boy baskı
küçük lokomotif.
atlı posta: 1860-61'de Missouri'den Kaliforniyaya hızlı giden midilli atlariyle yapılan posta nakliyat sistemi.
bir dergi ya da gazetede bir reklamın karşılıklı iki sayfanın bir bölümü üzerinde çıkacak şakilde düzenlenmesi
(kadınlarda) kuyruk saç.
midilli atına binip gezme
standart boy bir reklamın küçültülmüşü
(borcunu) ödemek.
They made him pony up the money he owed.