private

  1. Noun, Military rütbesiz asker
  2. Noun, Military er
  3. Adjective zata mahsus (outdated)
  4. özel, kişisel, şahsî.
    a private interpretation: kişisel yorum.
    the private life of a king:
    kralın özel hayatı.
    private agreement: özel anlaşma.
    private company: özel şirket.
    private education: özel öğrenim.
    private house: özel konut, ev, mesken, ikametgâh.
    private income/means: şahsî gelir.
    private lesson: özel ders.
    private motives: kişisel sebepler.
    private school: özel okul.
  5. kişiye özel, zata mahsus.
    a private letter. private car. private property.
    private and confidential:
    kişiye özel ve gizli.
  6. gizli, saklı, alenî olmayan.
    a private drawer. 4. mahrem, gizli.
    in private: gizlice, mahrem
    olarak.
    talk to someone in private: birisiyle gizli olarak/başbaşa konuşmak.
    keep a matter private: bir meseleyi gizli tutmak.
    private part: mahrem yer, edep yerleri.
  7. gayrıresmî, resmî unvanı/görevi/sıfatı olmayan.
    a private citizen.
  8. en küçük rütbeli.
kişisel çıkarlarına müdahale etmek Verb
özel menfaatleriyle çatışmak Verb
kendi servetinden geçinmek Verb
özel öğretim kurumları Noun, Education-Training
kanun teklifi Noun, Law
cinsel organlar Noun, Sexuality
üreme organları Noun, Sexuality
mahrem bölge Noun, Sexuality
özel bölge Noun, Sexuality
avret yerleri Noun, Sexuality
edep yerleri Noun, Sexuality
tenasül organları Noun, Sexuality
Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu Noun, Law
kendi muayenehanesinde çalışma Noun, Medicine
serbest çalışma Noun, Medicine
serbest hekimlik Noun, Medicine
serbest hekim Noun, Medicine
serbest çalışan doktor Noun, Medicine
kendi muayenehanesinde çalışan doktor Noun, Medicine
Özel güvenlik faaliyetleri (NACE kodu: 80.1) Noun, Trades-Professions
Özel güvenlik faaliyetleri (NACE kodu: 80.10) Noun, Trades-Professions
özel hukuk tüzel kişisi Noun, Law
çektiği acıyı başkasına göstermemek Verb
Hanehalkları tarafından kendi kullanımlarına yönelik olarak üretilen ayrım yapılmamış mal ve hizmetler (NACE kodu: 98) Noun, Trades-Professions
Hanehalkları tarafından kendi kullanımlarına yönelik olarak üretilen ayrım yapılmamış mallar (NACE kodu: 98.1) Noun, Trades-Professions
Hanehalkları tarafından kendi kullanımlarına yönelik olarak üretilen ayrım yapılmamış mallar (NACE kodu: 98.10) Noun, Trades-Professions
Hanehalkları tarafından kendi kullanımlarına yönelik olarak üretilen ayrım yapılmamış hizmetler (NACE kodu: 98.2) Noun, Trades-Professions
Hanehalkları tarafından kendi kullanımlarına yönelik olarak üretilen ayrım yapılmamış hizmetler (NACE kodu: 98.20) Noun, Trades-Professions
halka açık olan bir şirketin hisse senetlerini piyasadan satın alarak toplaması
kapalı celse
gizli tutmak Verb
özel hesap
gizli hesap
özel adres
özel ilişki
özel işler Noun
gizli ajan
özel uçak
hususi geçit
özel anlaşma
özel mal varlığı
hususi vekil
özel görüşme
özel banka Noun, Banking
özel bankanın hisse sermayesi olmayan bir ortaklıktan meydana gelebilmesidir
içinde iş yaptığı eyalet tarafından kurulan ve eyalet kanun ve nizamnamelerine ve eyalet banka yetkililerinin
teftişine tabi olan banka
özel bankacı Noun, Banking
özel bankacılık Noun, Banking
özel tuvalet
özel plaj
özel kamu tasarısı
müşteri ticari senedi
sanayi tahvilleri Noun
gizli defterler Noun
özel sınır
postahanedeki özel mektup kutusu
firmanın özel markası Noun
özel köprü
özel şahsa ait bina
özel otobüs
özel iş
özel sermaye
özel kapitalizm
özel otomobil
özel araba
özel taşıyıcı
malların belirli anlaşmalara göre taşınması
özel bağış
sıradan vatandaş
gizli haber
özel muhaberat
(Br) en çok altmış ortağı olan limitet şirket
halka açık olmayan şirket Noun, Law
halka kapalı şirket Noun, Law
özel anlaşma
(US) hususi hukuk tüzel kişisi
özel anonim şirket
özel kredi
sadece davetliler için balo
özel borç
özel borçlar Noun
özel yazılı senet
özel aktif
özel dedektif
tek başına dua
özel giriş
şahsi irtifak
özel tasarruf
özel eğitim
özel iş
özel amaçlar Noun
kişisel çıkarlar Noun
özel teşebbüs
özel girişimci
girişim sermayesi Noun, Banking
özel kuruluş
tek bir yargıç tarafından sorguya çekilmek Verb
özel masraflar Noun
özel fiyat
kamu plasmanlarından çok özel kişilerden alınan borçlar yoluyla bir iş girişimi için sermaye toplanması
özel sektörün sermaye hissesi
özel vakıf kfı
özel garaj
her müşteriyi kabul etmek zorunda olmayan otel
mesken
özel gelir
hakiki şahıs
özel sanayi
özel fabrika
kişisel teşebbüs
özel talimat
özel sigorta
özel menfaat
özel çıkar
özel ilgiler Noun
özel menfaatler Noun
bireysel yorum
özel sorgulama
özel yatırımcı
özel yatırım
gizli yevmiye defteri
(Br) gizli büyük defter
özel büyük defter
kurumsal fonlardan (sigorta şirketleri , bankalar , vb) borç para veren bir kişi
şahsi mektup
kişisel sorumluluk
özel kitaplık
özel yaşam
bir kimsenin özel hayatı
(bir kimsenin) özel hayatı
(tel) özel hat
özel hat
(telefon) özel hat
özel kredi
özel servet
açık olmayan toplantı
kişisel saikler Noun
gizli müzakereler Noun
özel müzakereler Noun
gizli haber
mağaza sahipleri Noun
vb tarafından çıkartılan kâğıt para
özel para
fuzuli işgal
özel büro
özel mülkiyet
özel parti
özel hasta
blok satış Noun, Banking
özel polis
özel havuz
özel mülkiyet
özel mülk
kişiye ait eşya
şahsi mülk
şahsi mülk sahibi
özel ikametgâh
(Br) özel iskonto oranı
özel nedenler Noun
özel kişilerce havale edilen paralar ya da gönderilen mallar Noun
özel ikametgâh
el altından satış
özel tasarruf; bireysel tasarruf
özel sektör
özel oturum
dostça halletme
mahkeme dışı uzlaşma
kapalı oturum
kişisel harcama
özel merdiven
özel yayın istasyonu
iç tüzük
özel kişiler için çıkarılan kanun
özel görüşme
özel konuşma
kendi ticaret işi
kendi başına iş gören tüccar
özel antlaşma
kamu yararına ya da genel bir tröste karşıt olarak
belirtilmiş lehdar ya da lehdarlar için oluşturulmuş vakıf
özel eğitim
özel görüş
özel ihtiyaç
özel depo
özel depo (sahibinin kendi mallarını muhafaza ettiği depo
özel sular Noun
küçük davetli topluluğu ile yapılan düğün
özel iskele