regard

English-Turkish Translation

  1. Transitive Verb (belirli bir hisle) bakmak, (belirli bir his) beslemek, (hakkında) düşünmek.
    to regard a person with favor.
  2. Transitive Verb saymak, saygı/hürmet göstermek, hürmet/itaat/riayet etmek.
    to regard the law. She always regards her parents' wishes.
  3. Transitive Verb itibar etmek/göstermek, takdir/hürmet etmek.
  4. Transitive Verb nazarı itibara almak, aldırış etmek, addetmek, kabul etmek.
    None regarded her screams: Çığlıklarına
    kimse aldırmadı/aldırış etmedi.
  5. Transitive Verb bakmak, göz(et)lemek, müşahede etmek.
    He regarded me sternly.
  6. Transitive Verb
    regard as: telâkki etmek, saymak, … gibi düşünmek, … gözü ile bakmak.
    to be regarded: sayılmak.

    I regard him as a friend. He is regarded as the best doctor in town.
  7. Transitive Verb korumak, muhafaza etmek.
  8. Transitive Verb dikkat etmek.
  9. Transitive Verb (dikkatle) bakmak.
  10. Noun ilgi, ilişki, alâka, münasebet.
    In regard to this matter.
  11. Noun husus, konu, bakım, noktai nazar, nokta.
    In this regard: bu hususta, bu bakımdan/noktai nazardan,
    bu münasebetle.
    in regard to = with regard to: …'e nazaran, …'e gelince, … hususunda/hakkında, …'e dair.
  12. Noun dikkat, düşünce, fikir, endişe, alâka.
  13. Noun bakış, nazar.
    pay no regard to: …'e hiç dikkat etmemek, aldırmamak.
    witout regard to: …'e bakmadan/önem vermeden.
  14. Noun itibar, sayma, saygı, hürmet, riayet.
    have no regard for: saymamak, umurunda olmamak, hiçe saymak,
    önem/metelik vermemek, aldırış etmemek.
    out of regard: hatırı için, …'e riayeten, yüzü suyu hürmetine.
  15. Noun hüsnüniyet, hoşlanma.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

regard something as one's duty
ödev bilmek Verb
hold someone in high regard
birine çok saygı göstermek Verb
in this regard
bu açıdan Adverb
in this regard
bu bakımdan Adverb
kind regard
teveccüh
pay due regard
gereken saygıyı göstermek Verb
with due regard
gereken saygıyı göstererek
regard (a person or place) as being far away
ıraksamak Verb
regard a communication as confidential
bir haberi gizli saymak Verb
regard a policy
bir politikayı dikkate almak, göz önünde tutmak Verb
regard an appeal as being without merits
bir temyiz başvurusunu gerekçesiz görüp reddetmek Verb
regard sb's advice
birinin öğüdünü dinlemek Verb
regard someone as being in a certain category
sıra sına koymak Verb
regard someone as inferior
küçük görmek Verb
regard someone as something
birini birşey olarak görmek Verb
regard someone as something
birini birşey addetmek Verb
regard someone as something
birini birşey saymak Verb
regard someone as something
birini birşey kabul etmek Verb
regard someone highly
birine büyük saygı göstermek Verb
regard someone with contempt
tahkir etmek Verb
regard someone with reverence
birine büyük saygı duymak Verb
regard something as a crime
bir şeyi suç addetmek Verb
regard something as not worth a damn
metelik vermemek Verb
regard something as something
birşeyi birşey olarak görmek Verb
regard something as something
birşeyi birşey saymak Verb
regard something as something
birşeyi birşey kabul etmek Verb
regard something as something
birşeyi birşey addetmek Verb
regard something as suitable for sb
yakıştırmak Verb
regard something as too little to undervalue
azımsamak Verb
regard something bad as being fitting for sb
reva görmek Verb
(act) with regard to human life
insanca
as regard as
söz konusu olduğunda
as regard as
'a gelince
bear no regard for human life
insan hayatına önem vermemek Verb
have little regard for the feelings of others
başkalarının duygularına aldırmamak Verb
have little regard for the feelings of others
başkalarının duygularını hiçe saymak Verb
have regard to
'ne saygısı olmak Verb
having regard to
göz önünde tutarak
show kind regard to (sb
teveccüh göstermek Verb
with regard to
'a gelince
with regard to
nazaran
with regard to
hususunda
with regard to human life
insanca
without regard to
hiçe sayarak
without regard to
'a aldırmadan
without regard to …
…den bağımsız olarak Adverb
without regard to …
…den bağımsız bir şekilde Adverb
without regard to cost
masraflara bakmadan
Convention for the Protection of Human Rights and Dignity of the Human Being with Regard to the Application of Biology and Medicine
Biyoloji ve Tıbbın Uygulanması Bakımından İnsan Hakları Hassasiyetinin Korunması Sözleşmesi Noun, International Law
Convention for the Protection of Individuals with Regard to Automatic Processing of Personal Data
Kişisel Verilerin Otomatik İşlenmesi Açısından Bireylerin Korunması Sözleşmesi Noun, International Law
English-Turkish phrases from Zargan's own database