sadik

Turkish-English Phrases

aslına sadık
faithful to the original
aslına sadık bir şekilde
faithfully Adverb
aslına sadık çeviri
authentic translation
aslına sadık çeviri
close translation
aslına sadık kopya
true copy
aslına sadık kopya
exact copy
aslına tam sadık kopya
diplomatic copy
birine sadık kalmak
to stick by someone Verb
birine sadık olmak
to stick by someone Verb
borcuna sadık olmayan borçlu
bad debtor
çevirinin aslına sadık oluşu
accuracy of translation
doğaya sadık
truth to nature
efendisine sadık bir şekilde hizmet etmek
to serve one's master devotedly Verb
görevlerini sadık bir biçimde yerine getirme
faithful discharge of his duties
kanunun lafzına sadık kalındığı dava
actio stricti juris
krala sadık askerler
loyalist troops Noun
krala sadık kimse
loyalist
partiye sadık seçmenler
party faithful
pek sadık
true blue
sadık
truehearted
sadık
loyal
sadık
trusty Adjective
sadık
staunch
sadık
sincere
sadık
unfailing
sadık
constant
sadık
thick and thin
sadık
faithful
sadık
devoted
sadık
honest and accurate
sadık
true
sadık
soothfast
sadık
trig
sadık
allegiant
sadık
feal
sadık
leal
sadık
yeoman
sadık biçimde
faithfully Adverb
sadık bir şekilde yerine getirme
faithful performance
sadık çeviri
near translation
sadık çeviri
faithful translation
sadık kalarak çevirmek
to translate closely Verb
sadık kalmak
to remain true Verb
sadık kalmak
to stick to Verb
sadık kalmak
to stick Verb
sadık kopya
faithful reproduction
sadık müşteri
loyal customer
sadık müşteri
loyal buyer
sadık olarak
faithfully Adverb
sadık olmak
to cleave Verb
sadık parti üyesi
stalwart supporter
sadık tabaka
loyal echelon Noun
sadık taraftar
thick and thin advocate
sadık tarif
faithful description
sadık teba
loyal subject
sadık uşak
man friday
sözüne sadık
reliable Adjective
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Sevgi ve ... gerçek dost
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.

sadık
Dostluğunda samîmî ve vefâlı olan, dostluk ... gerektirdiği vefâyı gösteren, sadâkatli