student

(examination) to fail a student

bırakmak Verb

(for a teacher) to test (a student

sınamak Verb

art student

güzel sanatlar öğrencisi

banking student

bankacılık öğrencisi

being a student

öğrencilik

beneficiary student

burslu öğrenci

boarding student

yatılı öğrenci

boarding student

leyli

bright student

parlak öğrenci

close student

çalışkan öğrenci

day student

yatısız

day student

gündüzcü

day student

nehari

day student

gündüzlü

degree completion student

denklik öğrencisi Noun, Education-Training

doctoral student

doktora öğrencisi

elementary student

ilkokul öğrencisi

elementary student

(US) ilkokul öğrencisi

exchange student

mübadele öğrencisi

exchange student

değişim öğrencisi Noun, Education-Training

expulsion of a student

bir öğrencinin okuldan atılması

fellow student

okul arkadaşı

fellow student

üniversite arkadaşı

full time student

tam gün öğrenci

full-time student

tam gün öğrenci

grad student

yüksek lisans öğrencisi Noun, Education-Training

graduate student

uzmanlık/ihtisas öğrencisi, üniversitenin ilk kademesini bitirdikten sonra ileri (ihtisas) öğrenim(i) yapan öğrenci.

graduate student

lisansüstü öğrenci Noun, Education-Training

hard student

sebatlı ve azimli öğrenci

high school student

lise öğrencisi

identity card of a university student

şebeke

internal student

yatılı öğrenci

law student

hukuklu

law student

hukuk öğrencisi

matriculate a student

bir öğrenciyi kaydetmek Verb

medical student

tıp öğrencisi

medical student

tıbbiyeli

overly hardworking student

inek (argo)

part time student

yarım gün okula giden öğrenci

part-time student

yarımgün okula giden öğrenci

preparatory student

hazırlık sınıfı öğrencisi

preparatory student

hazırlıksınıfı öğrencisi

proctorize a student

bir öğrenciyi paylamak Verb

rusticate a student

(Br) bir öğrenciyi üniversiteden geçici olarak uzaklaştırmak Verb

scholarship student

meccani

ship a student

bir öğrenciyi okuldan kovmak Verb

smart student

akıllı öğrenci

social student

sosyolog

special student

özel bir program izleyen öğrenci

special student

özel öğrenci Noun, Education-Training

suspend a student

bir öğrenciyi okuldan çıkarmak Verb

suspension of a student

bir öğrencinin okuldan çıkarılması

the last or laziest student

dümenci (argo)

university student

üniversite öğrencisi

university student

fakülteli

War Academy student

harbiyeli Noun, Military

woman student

kız öğrenci

student adviser

öğrenci danışmanı

student advisor adviser

rehber öğretmen

student advisor adviser

danışman

student advisor adviser

öğrenciye seçmeli derslerde ders seçmesine yardım eden kişi

student affairs

öğrenci işleri Noun, Education-Training

Student Affairs Office

Öğrenci İşleri Noun, Education-Training

Student Affairs Office

Öğrenci İşleri Daire Başkanlığı Noun, Education-Training

student aid

öğrenci yardımı

student at or graduate of the War Academy

harbiyeli

student body

tüm öğrenciler.

student candidate

aday öğrenci

student council

öğrenci temsilcileri (kurulu).

student demonstration

öğrenci gösterisi

student disturbance

öğrenci hareketleri Noun

student dormitory

öğrenci yurdu Noun, Education-Training

student employee

yabancı işçi

student exchange

öğrenci değiş tokuşu

student expenses

öğrenci masrafları Noun

student grant

öğrenci yardımı

student lamp

öğrenci lambası, yönü/yüksekliği ayarlanabilen masa lambası.

student life

öğrenci hayatı

Student Loans and Dormitories Institution

Kredi ve Yurtlar Kurumu Proper Name, Organizations

student nurse

öğrenci hastabakıcı.

student oath

öğrenci andı Noun, Politics-Intl. Relations

student of law

hukuk öğrencisi

student protest

öğrenci protestosu Noun

student riots (unrest)

öğrenci hareketleri Noun

Student Selection and Placement Center

Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi Proper Name, Organizations

Student Selection and Placement Center

ÖSYM Proper Name, Organizations

Student Selection and Placement Exam

Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı (ÖSYS) Proper Name, Education-Training

Student Selection Exam

Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) Proper Name, Education-Training

student subscription

öğrenci kaydı

student teacher

stajyer öğretmen. Noun

student teacher

stajiyer öğretmen.

student union

öğrenci birliği

student unrest

öğrenci hareketi

student violence

öğrencilerin başvurduğu şiddet hareketleri Noun

student visa

öğrenci vizesi Noun, Education-Training

student who acts as a monitor

mümessil

student who has flunked a subject

takıntılı

(boarding student , soldier etc) to go home on weekend

evci çıkmak Verb

boarding student who goes home on weekends

evci

enter a student at a university

bir öğrenciyi üniversiteye kaydetmek Verb

expel a student from college

bir öğrenciyi kolejden kovmak Verb

pledge a student for a fraternity

bir öğrencinin bir derneğe üye kaydolmasına çalışmak Verb

postwar bulge in student numbers

öğrenci sayısında savaş sonrası artış

subject which a student has flunked

takıntı

Higher Education Student Loans and Dormitories Institution

Yüksek Ögrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü Noun, Organizations

Regulations on Private Student Dormitories

Özel Öğrenci Yurtları Yönetmeliği Proper Name, Law