yardımcı

Turkish-English Translation

  1. friend
  2. associate
  3. nurse
  4. servant
  5. supporter
  6. deputy
  7. assistant
  8. clerk
  9. aid
  10. helper
  11. accessory
  12. vice
  13. subsidiary
  14. secondary
  15. aide
  16. team-mate
  17. backer
  18. attached
  19. affiliate
  20. tributary
  21. adjunct
  22. Information Technology auxiliary
  23. collateral
  24. standby
  25. adjutant
  26. contributing
  27. Noun sidekick
  28. acolyte
  29. auxiliary advertising
  30. stooge
  31. helpmate
  32. ancillary
  33. mate
  34. instrumental
  35. coadjudant
  36. abettor
  37. coadjutor
  38. adjuvant
  39. contributory
  40. helping hand
  41. ministrant
  42. picknicky
  43. stand in
  44. suppertive
  45. para-
  46. help
  47. assistant to
  48. locum tenens
  49. adminicle
  50. ancillary to
  51. coadjutant
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

ABD Savcı Yardımcısı
Assistant U.S. Attorney Noun, Law
birinin yıkanmasına yardım etmek
give someone a bath Verb
Finansal hizmetler için yardımcı diğer faaliyetler (Sigorta ve emeklilik fonları hariç) (NACE kodu: 66.19)
Other activities auxiliary to financial services, except insurance and pension funding (NACE code: K66.1.9) Noun, Trades-Professions
Finansal hizmetler için yardımcı faaliyetler (Sigorta ve emeklilik fonları hariç) (NACE kodu: 66.1)
Activities auxiliary to financial services, except insurance and pension funding (NACE code: K66.1) Noun, Trades-Professions
Finansal hizmetler ile sigorta faaliyetleri için yardımcı faaliyetler (NACE kodu: 66)
Activities auxiliary to financial services and insurance activities (NACE code: K66) Noun, Trades-Professions
Sigorta ve emeklilik fonuna yardımcı diğer faaliyetler (NACE kodu: 66.29)
Other activities auxiliary to insurance and pension funding (NACE code: K66.2.9) Noun, Trades-Professions
Sigorta ve emeklilik fonuna yardımcı faaliyetler (NACE kodu: 66.2)
Activities auxiliary to insurance and pension funding (NACE code: K66.2) Noun, Trades-Professions
uykuya yardımcı şey
sleep aid Noun, Medicine
uykuya yardımcı şey
sleeping aid Noun, Medicine
video yardımcı hakem (VAR) sistemi
Video Assistant Referee (VAR) system Noun, Football
video yardımcı hakem (VAR) uygulaması
Video Assistant Referee (VAR) system Noun, Football
ayak işlerinde kullanılan yardımcı
gofer
baş yardımcı
right hand man
evde çalışan kadın yardımcı
home help
gönüllü yardımcı
voluntary helper
kadın yardımcı
(Br) lady help
kadın yardımcı
lady help
yardımcı akım
auxiliary current Noun
yardımcı aranıyor
help wanted
yardımcı aranıyor ilanları
help- wanted ads Noun
yardımcı avukat
associate counsel
yardımcı batarya
floating battery
yardımcı belgeler
ancillary documents Noun
yardımcı bellek
auxiliary storage Information Technology
yardımcı bellek
backing store
yardımcı birlikler
auxiliary troops Noun
yardımcı birlikleri
subsidiary troops Noun
yardımcı bölüm
auxiliary department
yardımcı büyük defter
subsidiary ledger
yardımcı büyük defteri
subsidiary ledger
yardımcı cihazlar
auxiliary apparatus Noun
yardımcı danışman
instant counsellor
yardımcı denetçi
assistant auditor
yardımcı denetçi
assistant controller
yardımcı ders
tool subject
yardımcı ders
minor subject
yardımcı doçent
assistant professor
yardımcı durumlar
attendant circumstances Noun
yardımcı durumlar
collateral circumstances Noun
yardımcı editör
subeditor
yardımcı eğitim
remedial education
yardımcı eleman
land reeve
yardımcı faktörler
contributor factors Noun
yardımcı fiil
auxiliary verb
yardımcı fren
auxiliary brake Noun, Transport
yardımcı gemi
auxiliary ship
yardımcı görev
auxiliary function
yardımcı güç çıkışı
power takeoff Noun, Transport
yardımcı hakem
assistant referee Noun, Football
yardımcı hâkim
deputy judge
yardımcı hâkim
assistant judge
yardımcı hâkim
assistant barrister
yardımcı hava meydanı
satellite airfield
yardımcı havaalanı
auxiliary aerodrome
yardımcı hemşire
assistant nurse
yardımcı hesap
auxiliary account
yardımcı hesap
detail account
yardımcı hesap
subsidiary account Noun, Accounting
yardımcı hesaplar mizanı
subsidiary trial balance
yardımcı hizmet
utility Noun
yardımcı işçi
auxiliary worker
yardımcı işçi
subsidiary worker
yardımcı işçi
subworker
yardımcı işçiler
ancillary workers Noun
yardımcı işlemci
coprocessor Information Technology
yardımcı kasa defteri
subsidiary cashbook
yardımcı kazan
donkey boiler
yardımcı kazan
auxiliary boiler
yardımcı kitap
companion volume
yardımcı kurul
auxiliary committee
yardımcı kurul
subsidiary committee
yardımcı kuvvet
subsidiary force
yardımcı kuvvet prizi
power takeoff Noun, Transport
yardımcı madde
excipient Medicine
yardımcı makine
auxiliary engine
yardımcı makine
auxiliary machinery Noun
yardımcı makineler
auxiliary apparatus Noun
yardımcı makinist
assistant engineer
yardımcı malzeme
indirect material
yardımcı malzeme
auxiliary material
yardımcı malzeme
supplementary materials
yardımcı mimar
assistant architect
yardımcı müdür
under manager
yardımcı muhasebeci
junior clerk
yardımcı muhasebeci
assistant bookkeeper
yardımcı muhasebeci
assistant account
yardımcı muhasebeci
junior accountant
yardımcı muhasebeci
assistant accountant
yardımcı mutemet
assistant paymaster
yardımcı neden
instrumental cause
yardımcı nedenler
contributory causes Noun
yardımcı öğretmen
deputy lecturer
yardımcı öğretmen
usher
yardımcı öğretmen
assistant teacher
yardımcı öğretmen
assistant master
yardımcı olarak çalışmak
to help out Verb
yardımcı olma
facilitation Noun
yardımcı olmak
to support Verb
yardımcı olmak
to facilitate Verb
yardımcı organ
auxiliary body
yardımcı organ
subsidiary organ
yardımcı oyuncu
supporting actor
yardımcı personel
support personnel Noun
yardımcı personel
helper Noun
yardımcı program
utility Noun, Software
yardımcı redaktör
sub editor-
yardımcı sanayi I
auxiliary industry
yardımcı sanayii
auxiliary industry
yardımcı sanayiler
ancillary industries Noun
yardımcı şartlar
accessory circumstances Noun
yardımcı sebepler
auxiliary causes Noun
yardımcı servis
auxiliary service
yardımcı sütun
(bookkeeping) auxiliary column
yardımcı sütun
auxiliary column
yardımcı teçhizat
auxiliary equipment
yardımcı teknisyen
assistant engineer
yardımcı temsilci
assistant agent
yardımcı uçak alanı
auxiliary airfield
yardımcı uşak ve hizmetçiler
helpers Noun
yardımcı vasıta
field expedient
yardımcı veznedar
assistant cashier
yardımcı veznedar
associate cashier
yardımcı vites kutusu
transfer case Noun, Transport
yardımcı vites kutusu
transfer box Noun, Transport
yardımcı yazılım
utility Noun, Software
yardımcı yeddiemin
ancillary receiver
(gazete) yardımcı aranıyor
help wanted
” yardımcı fiilinin geçmiş zamanı
could can
açıklayıcı yardımcı kitap
pony
alacaklıların yardımcı defteri
account books
alacaklıya yardımcı defter
creditors'ledger
Ben yardımcı olayım.
Allow me. Sentence
birbirine yardımcı olan
concurrent
birine yardımcı olmak
to give someone a hand Verb
birine yardımcı olmak
to be of assistance to sb Verb
birine yardımcı olmak
to see someone through Verb
birşeye yardımcı olmak
to make for something Verb
günlük yardımcı defter
book of original entries
hatadan arındırmada yardımcı yordam
debugging aid routine
hekimlik ve yardımcı hekimlik meslekleri
medical and allied professions Noun
karar vermede yardımcı olan
decision tree
meslek seçmede yardımcı olan danışman
vocational adviser
muhasebe defeterinde yardımcı sütun
auxiliary column
muhasebe defterinde yardımcı sütun
auxiliary column
ödenekler yardımcı defteri
allotment ledger
satışı gerçekleştirmeye yardımcı araç-gereçler
audiovisual sales aids Noun
yaşlılara yardımcı olmak
to passenger service representative Verb
yürümeye yardımcı olan araç
walker
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Yardım eden kimse
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.