Available on App Store
Get it on Google Play
EN
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
contiguous
Geniş Tasarım
İngilizce-Türkçe
Terimler/Kalıplar
Ingilizce-Türkçe Çeviri
Sıfat
bitişik, dokunan, temas halinde.
Her bedroom is contiguous to mine.
Sıfat
yakın(ında), sınırdaş, hemhudut, komşu.
His garden is contiguous to mine.
Sıfat
(zaman ve sıra itibarıyla) yakın, ardışık, birbirini izleyen.
contiguous events.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler
become contiguous
bitişmek
Fiil
contiguous area
mücavir alan
İsim, İmar Hukuku
contiguous association
komşuluk birliği
contiguous house
bitişik ev
contiguous occupier
bitişikte oturan
contiguous occupier
komşu
contiguous plots of land
sınırdaş arsalar
İsim
contiguous zone
bitişik bölge
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.