Available on App Store
Get it on Google Play
EN
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
gird
Geniş Tasarım
İngilizce-Türkçe
Terimler/Kalıplar
Türkçe-Türkçe
Ingilizce-Türkçe Çeviri
(kuşak/kemer) sarmak, bağlamak, dolamak.
The climber girded himself with a rope.
çevrelemek, kuşatmak, ihata etmek, etrafını çevirmek/sarmak.
a sea-girt island shining in the sun.
(harekete geçmek üzere) hazırlanmak.
They girded themselves for battle.
gird oneself for the
fray: mücadeleye hazırlanmak.
donatmak, temin/teçhiz etmek, giydirmek, (rütbe/nişan vb.) tevcih etmek.
gird at
: alay/istihza etmek, eğlenmek, alaya almak,
argo
dalga/matrak geçmek.
alay, istihza, eğlenme,
argo
dalga/matrak geçme.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler
gird up one's loins
etekleri sıvamak, büyük bir işe hazırlanmak/girişmek.
gird on
kuşanmak.
He girded his father's sword on.
gird oneself with a sword
kılıç kuşanmak
Fiil
gird someone with authority
birine yetki vermek
Fiil
gird up
(elbiseyi) yukarı kıvırmak/toplamak.
gird up one's loins
: eteğini beline bağlamak.
Her long
skirt was girt above her knees: Uzun etekliği dizlerinin üstüne kıvrılmıştı.
(sword , belt) to gird on
kuşanmak
Fiil
(sword) to gird someone with
kuşatmak
Fiil
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.
Türkçe Sözlük (
Kubbealti Lugati
)
Yuvarlak
Kubbealti Akademisi Kültür ve Sanat Vakfi isbirligiyle yayinlanan özet bilgilerdir. Kelimenin kökeni, tüm anlamlari ve örnek cümleler için
www.kubbealtilugati.com
sitesini ziyaret edebilirsiniz.
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.