(a) kısmen anlaşmak, (b) karşıdakinin ne yapacağını tahmin ederek ona göre davranmak.
yarıyol durağı/hanı: iki şehir arasındaki yolun takriben ortasındaki durak/han/otel. İsim
orta nokta, orta yer. İsim
uyum-evi: akıl hastası, uyuşturucu madde müptelâsı, mahpus vb.'nin normal hayata uyumunu sağlayan özel konut. İsim
yarım yamalak önlemler İsim
yarılamak Fiil
yarılamak Fiil
yarılanmak Fiil
yarım dünya turu yapmak Fiil
İkisinin ortası olamaz.
yarı yol
yarıyol(da), orta(da), orta nokta(sın)da, yarıya, ortaya.
The rope reaches only half-way.
The
half-way point was reached at 12 o'clock.
get half-way through the work: işi yarılamak.
hemen hemen, yarı yarıya, nerde ise, az kalsın.
He half-way surrendered to their demands.
kısmî.
yetersiz, noksan, eksik.
half-way measures are never satisfactory.