1. (a) …'e yakışır hayat sürmek/yaşamak.
    live up to one's reputation: şöhretine yakışacak şekilde
    yaşamak.
    live up to one's principles: ilkelerinden ayrılmamak, ilkelerine uygun hayat sürmek. (b) (umulduğu gibi) çıkmak/olmak/geçmek.
    The holidays didn't live up to expectations: Tatil umulduğu gibi geçmedi.
    to live up to someone's expectations: bir kimsenin umduğu gibi olmak. (c) (çevreye vb.) uymak/intibak etmek.
    We must try to live up to our new surroundings: Yeni çevremize uymaya çalışmalıyız. (d) örnek almak, (bir mertebeye) erişmeye çalışmak.
    His brothers's success will give him something to live up to: Kardeşinin başarılarından örnek almalıdır.
inançlarına göre yaşamak Fiil
ayağını yorganına göre uzatmak Fiil
adının hakkını vermek Fiil
isminin hakkını vermek Fiil
prensiplerine göre yaşamak Fiil
ilkelerine uymak Fiil
sözünü tutmak Fiil
şöhretine uygun bir yaşam sürmek Fiil
itibarına yakışır şekilde yaşamak Fiil
sözünü tutmak Fiil
kanun ve ilkelere göre yaşamak Fiil
mukaveleyi harfiyen yerine getirmek Fiil
koparılan onca gürültüyü haklı çıkarmamak Fiil