1. Fiil borcu olmak, borçlu olmak.
    You owe me $90. I owe the gocer $10.
  2. Fiil minnettar olmak.
    We owe our parents a lot.
  3. Fiil (birisine karşı belirli bir duygu) beslemek.
    to owe a grudge: kin beslemek.
  4. Fiil borç içinde olmak.
  5. Fiil sahip/malik olmak.
evi için hâlâ borçlu olmak Fiil
hâlâ ev borçlu olmak Fiil
itibarını borçlu olmak Fiil
hayatını borçlu olmak Fiil
başarısını yatırım alanlarını genişletmeye borçlu olmak Fiil
mevkiini pistonla elde etmiş olmak Fiil
terfisini iltimasa borçlu olmak Fiil
itibarını borçlu olmak Fiil
kaynaklarını kullanmak Fiil
babaya saygı borçlu olmak Fiil
ana-babaya saygı borçlu olmak Fiil
birikmiş kira borcu olmak Fiil
birine çok şey borçlu olmak Fiil
üç aylık kira borcu olmak Fiil
birine sadakat göstermek zorunluluğunda olmak Fiil
borçlu olmak Fiil
üç aylık kira borcu olmak Fiil
üç aylık kira borçlu olmak Fiil
para borcu olmak Fiil
birine yüz dolar borçlu olmak Fiil
muğber olmak, haklı olarak kin beslemek.
birine yüz dolar borçlu olmak Fiil
birinden özür dileme durumunda olmak Fiil
birine açıklamak zorunda olmak Fiil
birine ödeyeceği bir borcu olmak Fiil
üç aylık kira borcu olmak Fiil
-e borçlu/medyun olmak.
We owe loyalty to our country. He owes his wealth to hard work and good luck.
birinden özür zrü dileme durumunda olma