Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. Sıfat ayrıcalıklı, imtiyazlı.
    be privileged to do something: bir şeyi yapmak imtiyazına sahip olmak.
  2. Sıfat zengin, nüfuzlu.
    The privileged classes of society: toplumun zengin /imtiyazlı sınıfları.
  3. Sıfat özel izinli/ruhsatlı.
  4. Sıfat yalnız belirli kimselere özgü.
    privileged ticket: özel/ucuz bilet.
  5. Sıfat, Hukuk gizli, mahrem, mahkemede açıklanamaz.
    Communication between a lawyer and client is privileged.
  6. Sıfat şeref verici.
  7. Sıfat, Denizcilik öncelikli, önce sefere çıkabilen (gemi). (bkz: burdened )
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

privilege
ayrıcalık İsim, Hukuk
privileged classes
imtiyazlı sınıflar İsim
privileged classes
imtiyazlısınıflar İsim
privileged communication
gizli verilen bilgi
privileged communications
aralarında inançlı bir ilişki bulunan kişiler arasındaki gizli muhaberat (bu şekilde öğrenilen bilgiler
tanık sıfatı ile de açıklanamaz
privileged creditor
imtiyazlı alacaklı
privileged debt
rüçhanlı borç
privileged deed
(İskoçya) belli bir biçim gerektirmeyen belge
privileged document
gizli belge
privileged documents
imtiyazlı belgeler İsim
privileged information
ayrıcalıklı bilgi
privileged issues
ayrıcalıklı emisyonlar İsim
privileged motion
parlamentoda acele görüşme talebi
privileged partnership
imtiyazlı ortaklık İsim, Avrupa Birliği
privileged person
imtiyazlı kişi
privileged share
(Br) imtiyazlı hisse
privileged share
imtiyazlı hisse
privileged stock
imtiyazlı hisse senedi
privileged stock
(US) imtiyazlı hisse senedi
privileged vessel
öncelik hakkı olan tekne
privileged will
resmi biçimi olmayan vasiyet
privileged witness
tanığın ifade vermeyi reddetme hakkı
a privileged few
mutlu azınlık
absolute privileged communications
ifşası caiz olmayan bilgiler İsim
have a privileged position
imtiyazlı mevkie sahip olmak Fiil
non privileged creditor
imtiyazlı olmayan alacaklı
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.