1. Fiil elemek, kalburdan geçirmek.
  2. Fiil sepelemek, eleyerek serpmek.
    to sift sugar onto cake.
  3. Fiil
    sift out: eleyerek ayırmak.
    to sift out the stones from the earth: toprağı eleyip taşını
    ayırmak.
    sift out the true from the false: gerçeği yalandan ayırmak.
  4. Fiil incelemek, inceden inceye araştırmak.
    sift a matter to the bottom: derin tahkikat yapmak, iyice
    incelemek.
    The detectives are still sifting the evidence.
  5. Fiil soruşturmak, tahkik etmek.
elekten geçirmek Fiil
delilleri elemek Fiil
iyiden kötüyü ayırt etmek Fiil