yönetimsel, idarî, icraî.
administratively: yönetim bakımından, idarî olarak.
Adjective
tam yargı davası
Noun, Law
idari makam
Noun, Public Administration
idari merci
Noun, Public Administration
idari özerklik
Noun, Politics-Intl. Relations
idare heyeti (bir emeklilik sisteminin ilkelerini düzenleyip uygulamak için kurulan emeklilik idare heyeti
, işveren , memur , bazen de emeklilerden o
bir işin yürütülmesinde kurallar koyma gücü
(US) yönetim giderleri
Noun
idare mahkemesi
Noun, Law
idari tasarruf
Noun, Public Administration
idari uyuşmazlık
Noun, Law
idari para cezası
Noun, Law
idari soruşturma
Noun, Law
idari yargı yetkisi
Noun, Law
genel yönetim giderleri
Noun, Accounting
kanun düzenini koruyan polis
İdari Yargılama Usulü Kanunu (İYUK)
Noun, Law
terekenin yönetimine ilişkin kayyumun görev ve yetkilerine dair vasiyetnamedeki ya da yeddieminlik sözleşmesindeki hükümler
Noun
(Birleşmiş Milletler) idari mahkeme
bireylerle hükümet daireleri veya iki birey arasındaki anlaşmazlıkları halletmek için kurulmuş özel mahkeme
idare mahkemesi
Noun, Administrative Law
idari vesayet
Noun, Politics-Intl. Relations
İdari Hizmetler Başkanlığı
Noun, Organizations
idari çarelerin tükenmesi
genel yönetim giderleri
Noun, Accounting
idari bir emir emr vermek
Verb
idari bir emir vermek
Verb
iç yönetim giderleri
Noun
iç yönetim giderleri
Noun
idari takipteki krediler
Noun
İdari İşler Müdürlüğü
Noun, Organizations
Yüksek İdare Mahkemesi
Noun, Law