[rent]

bir yıllık kira
kira borcu
peşin ödenen kira
yıllık kira
senelik
apartman kirası
daire kirası
birikmiş kira
geçmiş ayların kirası
birikmiş kira
vasiyetname ile bırakılan kira
yarılmak Verb
kanuna aykırı kira
posta kutusu kirası
araba kiralama işi
kirayı talep etme
kira alacağı
tüketici kirası
sözleşmede öngörülen kira
(Br) kira kontrolü
ölü kira
üretken olmayan aktif
maden işlesin işlemesin verilen para
maden kirası
kira talebi
diferansiyel rant (bazı özel üstünlükler karşılığı olarak yapılan ve normal kira bedelini aşan kira
dok kirası
vadesi gelen kira
iktisadi rant
ekonomik rant
teçhizat kiralama
uygun kira ücreti
çiftlik kirası
kira saptamak Verb
sabit kira
daire kirası
kiralık
(Br) kira avansı
peşin kira
uygun kira
garaj kirası
brüt kira
yer/arsa kirası. Noun
yüksek kira
yüksek kira
ev kirası Noun, Home
farazi kira getirisi
mal sahibi bulunduğu daireyi kiraya verdiği takdirde ödenecek kira tutarı
kira artışı
kira taksidi
mahkemece tespit edilen kira
mahkeme ce tespit edilen kira
kanunen saptanan kira
kira teorisi
toprak kirası
arazi iradı
arazi kirası
kanuni kira ücreti
kiralamak Verb
düşük kira
asgari kira
tekelci rantı
tekel kazancı
aylık kira
net kira
çok az kira
sembolik kira
ev sahibi kiracı ilişkisinin sağlanması amacıyla ödenen asgari kira bedeli
büro kirası
açık piyasa kirası
toprağın kullanılması karşılığında ödenen kira
adi kira
birikmiş kira borcu olmak Verb
üç aylık kira borcu olmak Verb
para geliri
çok ucuz kira.
önceden ödenen kira
önceden ödenmiş kira
belirli bir oranda otomatik olarak artan kira
belli bir oranda otomatik olarak artan kira
kendiliğinden artan kira şartı
kira karşılığı
arazi geliri
üç aylık kira
sermaye mallarına yapılan yatırımdan elde edilen verim
rıhtım kirası
mülkten ayrılmadan önce kiracının son kira ödemesi
çok fahiş kira (istemek), malın bedeline yakın kira (ile kiraya vermek).
aşırı derecede yüksek kira
kira makbuzu
geri alınabilir kira ödemeleri Noun
kiranın indirilmesi
redevans
kira, kira bedeli.
for rent
ABD kiralık.
rent charge: kira üzerinden alınan vergi.

rent -collector: kiraları toplayan kimse.
rent -control: kira kontrolu.
rent - day: kira ödeme günü.
rent - free: bedava, kirasız, kira ödemeden.
rent-roll: kira listesi, her kiracının ödediği kiraların listesi.
rent-service: kira yerine yapılan hizmet.
Noun
makine/teçhizat vb. kirası. Noun
ekilen araziden elde edilen kazanç/kâr. Noun, Economics
üretimden elde edilen kazanç/kâr. Noun
gelir, irat. Noun
yırtık, yarık, çatlak. Noun
ayrılık, dargınlık, ara açılması, itizal, hizip, tefrika. Noun
kirala(n)mak, kiraya ver(il)mek. Verb
kira ile tutmak. Verb
rend Verb
rant Noun, Competition Law
kira Noun, Economics
kira bedeli Noun
(möbleli) bir apartmanı kiralamak Verb
kira geliri
kira gelir
(möbleli) bir apartmanı kiralamak Verb
araba kiralamak Verb
(Br) bir daire kiralamak Verb
oda kiralamak Verb
bir kasa kiralamak Verb
kira hesabı
kira borcu
üzerinde anlaşmaya varılan kira
kira zammı
birikmiş kira borcu Noun
böylelikle ilk mal sahibi iş yerini boşaltmak zorunda kalmaz ve gayri menkul varlıklarını nakde dönüştürerek sermaye sağlamış olur
gayri menkulünü (iş yeri , fabrika arazisi , vb) yeni sahibin kendisini geri kiralayacağı düşüncesiyle satmak Verb
değerinin altında kiralamak Verb
değer inin altından kiralamak Verb
kira faturası
erkek fahişe
genç
aylık kiralamak Verb
kira tavanı
irat vergisi
kira tahsili
kira tahsildarı
(Br) kira kontrolü
kira ödeme günü
kira kaybı
kira masrafları Noun
kira giderleri Noun
kirasız
kira sız
kirasız
kiralamak Verb
kira geliri
kira artırma
kira sigortası Noun
kira bedeli
kira ücreti
bir katın kirası
meskenlerin kirası
büro kirası
mobilya kirası
kiraya vermek.
She had to rent out the upstair room for years.
kira borcu
bir kimsenin kira ödeyebilmesine yardım için para toplanan ziyafet. Noun
kira ödeyen
kira ücretleri Noun
kirayı yükseltme
kira iskontosu Noun
kira makbuzları Noun
önceden tahsil edilmiş kira-
kira azaltma
kira rayici kısıtlamaları Noun
kira hadlerinin tespiti
kira geliri
kira geliri Noun
kira gelir cetveli
bir emlakten alınan kiraların kaydedildiği defter
kira cetveli
bir şeyi kiralamak Verb
kira grevi: kira artışını veya hizmetlerin yetersizliğini protesto için kiracıların toptan kira ödememeleri. Noun
kira yardımı
kira zammı
geçici bir yer kiralamak Verb
ev sahibi-kiracı davalarına bakan mahkeme
(Br) ev sahibi-kiracı davalarına bakan mahkeme
kira davaları mahkemesi
(Br) kira davaları mahkemesi
mesken kirası
kiralık küçük kasa kirası
küçük kasa kirası
kıtlık rantı
vasiyetnamede saptanan kira bedeli
dükkân kirası
sosyal sigorta geliri
pazar yerinde satıcının verdiği salaş kirası
normal kira rayici
standart kira
depo kirası
ardiye
kiralık depo
(US) depo kirası
kiralamak Verb
kira borcu
kira teorisi
yüksek bir kira elde etmek sözleşme kirası
alet edavat kirası
alet edevat kirası
toplam kira geliri
kontrol edilmeyen kira
depo kirası
depo kirası hesabı
kira getirmek Verb