-er

English-Turkish Translation

  1. sonekinin değişik şekli. “-ci/cı/cü/cu”.
    liar: yalancı.
    beggar: dilenci.
  2. Suffix “-ci/-cı/-cü/-cu”: malzeme, gereç vb. adlarının sonuna eklenerek onları yapan kimseyi belirtir:
    hatter, tiler, furrier.
  3. Suffix “-lı/-li/-lu/-lü”: şehir/memleket adlarının sonuna eklenerek oranın yerlisini belirtir:
    New Yorker:
    New Yorklu,
    Montrealer: Montrealli.
    Icelander: İzlandalı.
  4. Suffix “-lı/-li/-lu/-lü, -lık/lik vb.”: özellik veya koşul belirtir.
    six-footer, three-decker, fiver.
  5. Suffix fiillere eklenerek o fiilin gösterdiği işi yapan, mesleği icra eden anlamında ad türetir:
    teacher,
    employer, harvester, admirer, leader. NOT: Lâtince kökten gelen fiillerden türetilen bu tür adlar
    -er yerine
    -or alırlar:
    creditor, elevator gibi.
  6. Suffix “-ci/-cı/-cü/-cu”: bir yere/müesseseye mensup veya orada görevli kimseyi gösterir:
    grocer, jailer, officer gibi.
  7. Suffix sıfatların ve belirteçlerin artıklık
    (comparative) şeklini oluşturur:
    harder, softer, smaller,
    greater; faster, slower gibi.
  8. Suffix bir işin sık sık, tekrar tekrar yapıldığını bildiren fiillerin sonunda bulunur:
    flicker, flutter, shiver, shudder gibi.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

er
e … , şey … : duraklama, tereddüt, kararsızlık ifade eden ünlemcik. Exclamation
Er
erbium
Er
erbiyum Noun, Chemistry
br'er
ağabey, kardeş:
brother sözcüğünün kısaltılmışı. Noun
e'er
ever Adverb
get dear er
pahalılaşmak Verb
grow large er and large er
gittikçe büyümek Verb
howe'er
however
insurance travel (l) er
yolcu sigortası Noun
level l er
(politika) eşitçi
level l er
tesviye eden kişi ya da alet
ne'er
never Adverb
ne'er do well
serseri
ne'er do well
haylaz
ne'er do well
işe yaramaz kimse
o'er
over
pander er to a vice
bir kötülüğün gerçekleşmesine yardım etmek Verb
pander er to sb's ambition
birine yaltaklanmak Verb
signal l er
parıldakçı
snigger, ~er, ~ingly
snicker, snigger, ~er, ~inglyer, snigger, ~er, ~inglyingly
travel (l) er
seyyah
travel (l) er's cheque
seyahat çeki
whate'er
whatever.
whatsoe'er
=
whatsoever.
whene'er
whenever (1). Conjunction
where'er
wherever.
wheresoe'er
wheresoever Conjunction
English-Turkish phrases from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

er
brave man
er
soldier
er
rating
er
tommy
er
male
er
military man
er
private
er
private soldier
er
rookie
er
man
er
private Noun, Military
acemi er
dogface
acemi er
(US) draftee
acemi er
raw recruit (conscript
acemi er eğitimi
recruit drill
biriyle er geç bir gün hesaplaşmak
to come home on someone some day Verb
er bezi torbası
scrotum Noun
er geç
sooner or later Adverb
er geç
in good time
er geç
eventually Adverb
er meydanı
field of contest for brave men
er meydanı
field of contest (for havemen)
er olarak hizmet etmek
to serve in the ranks Verb
er suyu
semen Noun, Medicine
er suyu
seed
er suyu
sperm
er suyu ile ilgili
seminal
er ya da geç
eventually Adverb
er ya da geç
sooner or later Adverb
içinde er suyu bulunan
seminal
tüfekli er
rifleman
uzman er
military specialist
Turkish-English phrases from Zargan's own database

er
Erbiyum elementinin sembolü
er
bk. –ar
er
bk. –ar–
er
Erkek
er
Erken