and over

  1. ve yukarı(sı)/daha fazlası.
    Children of 12 and over: 12 yaşındaki ve daha büyük çocuklar.
(sinema filmleri , radyo ya da televizyonda) ses düzeyinin konuşmaların üzerine yükselmesi
ağızda sakız gibi çiğnemek Verb
tekrar tekrar, mükerreren, üst üste, birbiri ardınca, defalarca, defaatle.
He keeps telling me the
same story over and over.
tekrar tekrar Adverb
defalarca Adverb
şimdi ankara'ya bağlamak nıyoruz
borca batmış olmak Verb
boğazına kadar işe gömülmüş olmak Verb
ayıklanmak Verb
kasa fazlası veya noksanı
ilk ve son olarak istenilmeyen ama gerekli şeyi yapmak Verb
bir sıcak basmak Verb
üşümekten bir titremek Verb
gevelemek Verb
-den fazla, -den başka, -ye ilâveten, ayrıca, üstelik, fazla olarak, bu yetmiyormuş gibi.
over and
above this consideration, there is another I wish to mention: Bu düşünceye ilâve olarak şu hususu da zikretmek isterim.
'den başka
bitti, sona erdi.
I have to get this homework over with today: Ev ödevimi bugün bitirmeliyim.

It's all over with us now (=We are ruined, we have nothing to hope for): Bittik, mahvolduk, artık ümit kalmadı.
(US) kasa farkı
üstünde ve altında (bir mağazada stok sayımı yaparken , yazarkasa makbuzlarını hesaplarken , vb yanlışlıklar
, kırılmalar , fiyat değişiklikleri , vb
gırtlağına kadar
boğazına kadar
tarife dışı ödeme
hava parası
maaş derecesindekinden daha yüksek meblağ ödeme
daire kiralayıp möblesini devralmak Verb
(US) alacak ve borçlu hesaplarını devralmak Verb
bir işi devralmak Verb