appoint

English-Turkish Translation

  1. Transitive Verb atamak, tayin etmek.
    He was appointed as manager: Müdürlüğe tayin edildi.
    to appoint a judge
    to a bench: bir yargıç atamak.
  2. Transitive Verb saptamak, tespit etmek, kararlaştırmak.
    to appoint a time for the meeting: toplantı zamanını saptamak,
    kararlaştırmak.
    at the appointed time: kararlaştırılan saatte.
  3. Transitive Verb, Law miras veya vakfın alacaklısını tespit etmek.
  4. Transitive Verb takdir/tesis etmek, mukadder kılmak.
    Laws appointed by God: Allahın takdir ve tesis ettiği kanunlar.
  5. Transitive Verb donatmak, teçhiz etmek.
    They applied the house with all the latest devices: Evi en son cihazlarla donattılar.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

appoint as one's counsel or attorney
tevkil etmek Verb
appoint someone one's agent
birini vekil atamak Verb
appoint someone one's agent
birini temsilci tayin etmek Verb
appoint someone one's agent
birini temsilci atamak Verb
appoint someone one's agent
birini vekil tayin etmek Verb
appointment
atama Noun, Law
authority to appoint
atama yetkisi Noun
remittance per appoint
mizan senedi
appoint (fix) a salary
bir maaş tespit etmek Verb
appoint a committee
kurul atamak Verb
appoint a committee
bir kurul atamak Verb
appoint a custodian
vasi tayin etmek Verb
appoint a date
tarih tespit etmek Verb
appoint a date
tarih saptamak Verb
appoint a day
bir gün tespit etmek Verb
appoint a day to meet again
yeniden buluşmak için bir gün saptamak Verb
appoint a day to meet again
yeniden buluşmak için gün saptamak Verb
appoint a diplomatic agent
diplomatik temsilci tayin etmek Verb
appoint a guardian
vasi tayin etmek Verb
appoint a liquidator
tasfiye memuru tayin etmek Verb
appoint a receiver
tasfiye memuru tayin etmek Verb
appoint a receiver for the bankrupt's estate
iflas malları için tasfiye memuru tayin etmek Verb
appoint a trustee
yediemin tayin etmek Verb
appoint an expert
uzman tayin etmek Verb
appoint an heir
mirasçı tayin etmek Verb
appoint as arbitrator
hakem olarak tayin etmek Verb
appoint for life
ömür boyu atamak Verb
appoint oneself spokesman of a group
kendini bir grubun sözcüsü yapmak Verb
appoint someone (to an office
nasbetmek Verb
appoint someone as arbitrator
tahkim etmek Verb
appoint someone as buyer on commission
komisyonla alışta bulunması için birini tayin etmek Verb
appoint someone as guarantor
kefil göstermek Verb
appoint someone as professor
birini profesör olarak atamak Verb
appoint someone correctly
birini amaca uygun olarak atamak Verb
appoint someone to a higher post
birini daha yüksek bir mevkie atamak Verb
appoint someone to a professorship
birini profesörlüğe atamak Verb
appoint someone to an office
birini bir mevki ie tayin etmek Verb
appoint someone to an office
birini bir mevkie tayin etmek Verb
appoint staff
personel atamak Verb
appoint time
zaman tespit etmek Verb
appoint to a committee
bir kurula atamak Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database