araba

English-Turkish Translation

  1. Noun araba.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

Turkish-English Translation

  1. Noun machine
  2. Noun automobile
  3. Noun car
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

atlı araba
horse cart wagon
atsız araba
horseless carriage Noun, Transport
az kur yapmış araba
low mil e age- car
bozuk araba
defective car
ekonomik araba
economical car
ekonomik araba
economy sized car
ekonomik araba
economy car
elektrikli araba
electric car Noun, Automotive
eski araba
secondhand car
hafif araba
(Fr.) cabriolet
hafif araba
gocart
hurda araba
junk heap
hurda araba
knockdown kit
içinde yaşanabilen araba
mobile home
ideal araba
ideal car
iki atlı araba
carriage and pair
iki kişilik spor araba
roadster
iki tekerlekli atlı araba
hansom
ikinci el araba
used car Noun, Transport
ısmarlama araba
private line car
kamyon araba
motor car
kiralanan araba
contract vehicle
kiralık araba
hire car
kiralık araba
hired car
kiralık atlı araba
hack
körüklü araba
(Fr.) cabriolet
küçük araba
baby car
küçük araba
compact car
küçük araba
cycle car
kullanılmış araba
used car
külüstür araba
jalopy
külüstür araba
hack
lüks araba
car de luxe
lüks araba
quality car
makaralı araba
fitter's trolley
motorlu araba
motor vehicle
önden çekişli araba
front-wheel drive car
orta boy araba
intermediate
orta büyüklükteki araba
economy sized car
özel araba
private motor car
özel araba
private car
özel yapılmış araba
custom car
pahalı araba
expensive car
platformlu araba
platform car
sahipsiz araba
dumped car
seri imalat araba
production car
şoförsüz olarak kiralanan araba
self-drive car
spor araba
sports car Transport
spor araba
sports model
sürücüsüz araba
driverless car, self-driving car Noun, Automotive
ticari araba
business car
transit geçen araba
transit car
trotuvara park edilmiş araba
car parked sideways on the kerb
ucuz araba
flivver
üstü açılabilen spor araba
convertible
yedek araba
replacement car
yeni araba
new car
yerli araba
domestic car
yüksek güçlü araba
high powered-car
yüksek güçlü araba
high-powered car
araba (fayton
coach
araba (tren) tutmuş
carsick
araba aksesuarı
car accessory Transport
araba aksesuarı
auto accessory Transport
araba alarmı
car alarm Transport
araba alımı
purchase of a car
araba atı
cart horse
araba atı
coacher
araba atı
coach horse
araba atı
trace horse
araba bagajı
boot
araba bakımı
auto maintenance
araba baskısı
wagon lock
araba baskısı
brake
araba dolusu
by cartloads
araba emniyet kemeri
lapbelt
araba farı
headlight Noun, Land Transport
araba farı
headlamp Noun, Land Transport
araba farı
car headlamps Noun, Land Transport
araba farı
car headlights Noun, Land Transport
araba freni
car brake
araba gezintisi
drive
araba girişi
carriage entrance
araba hırsızlığı
car theft
araba hırsızlığı
car (motor) theft
araba hurdalığı
junkyard Transport
araba iç lastiği
inner tube
araba ile dönüş
drive back
araba ile gezmek
to ride around Verb
araba ile taşıma
cartage
araba ile taşıma faturası
cartage note
araba ile taşımak
to cart Verb
araba karoseri
body
araba kaydı numarası
registration number of a car
araba kazası
auto accident
araba kiralama
renting of cars
araba kiralama
rent-a-car
araba kiralama şirketi
rent-a-car company
araba kiralamak
to take a car on hire Verb
araba kiralamak
to rent a car Verb
araba kiralamak
to charter a car Verb
araba kiralamak
to hire a car Verb
araba kirası
car rental
araba konulan yer
car barn
araba krikosu
truck jack Noun
araba krikosu
wagon jack Noun
araba krikosu
car jack Noun
araba kullanabilir
fit to drive
araba kullanma ehliyeti
licence license to drive a car
araba kullanma yasağı
driving ban
araba kullanmak
to drive a car Verb
araba kuyruğu
queue of cars
araba lastiği
tyre
araba lastiği değiştirme
tyre replacement
araba lastiği fiyatı
tyre price
araba lastiği takmak
to fit on a tyre Verb
araba lastiği tamir etmek
to fix a tyre Verb
araba lastiği üreticisi
tyre maker
araba lastikçisi
tireman
araba lastiklerinin havasını boşaltmak
to let out the air of the tyres Verb
araba markası
make of car Noun
araba mezarlığı
junkyard Transport
araba numarası
number of a car
araba oku
beam
araba oku
tongue
araba oku
shaft
araba parçası
auto part Noun, Transport
araba parkı
(Br) car park
araba parkı
car pound
araba parkı
car park
araba parkı
fleet of motorcars
araba parkı sahibi
fleet owner
araba parkı yöneticisi
fleet manager
araba paylaşımı
carpooling Noun, Transport
araba plakası
licence plate Noun
araba ruhsatı
registration document
araba ruhsatı
licence to operate a motor vehicle
araba ruhsatı
licence license to operate a motor vehicle
araba rüzgârı boşluğu
slipstream
araba şasisi
car chassis
araba şasisi
car frame
araba seli
stream of cars
araba sigorta tarifesi
auto insurance rates
araba sigortası
motor car insurance Noun
araba sigortası
(Br) motor car insurance Noun
araba sigortası
auto insurance Noun
araba sigortası talebi
auto insurance claim
araba şoförü
cab driver
araba sürecek ehliyette olmama
unfitness to drive
araba sürmek
to hack Verb
araba sürmeye ehil olma
fitness to drive
araba sürücüsü
operator of a car
araba sürücüsü
automobilist
araba tamircisi
auto mechanic Noun, Employment
araba tamponu
auto bumper
araba taşıyıcısı
transporter
araba tekerleği
cartwheel
araba tekerleği
cart wheel
araba tekerleği
coach wheel
araba tekerleği
carriage wheel
araba tekerleği
truck caster
araba tutması
to be car sick
araba üst gövdesi
coach body Noun
araba üst gövdesi
car body Noun
araba vapuru
ferry boat
araba vapuru
passage boat
araba vapuru
ferry
araba vapuru
ship ro-ro
araba vapuru
car ferry
araba vapuru
car-ferry
araba vapuru
ferry-boat
araba yıkama
car wash
araba yıkamak
to wash a car Verb
araba yolculuğu sigortası
auto-travel insurance Noun
araba yolu
trackway
araba yolu
wag g onway
araba yolu
drive
araba yükü
car load
(araba) grup araba satışı
fleet sale
(asker , araba , yarışçı) dizmek
to draw up Verb
ana yolda araba sürmek
to drive out main street Verb
bir araba yalan
parcel of lies
bu araba çok ekonomik
this car is very cheap to run
dikkatli araba sürmek
to drive with caution Verb
ekonomik araba (az yakıt yakan araba
economical car
eski araba satışları
used-car sales Noun
kiralık araba şirketi
rental car company
kısa mesafeli araba yarışı
drag race
özel araba sahibi
private car motorist
sigortasız araba kullanmak
to drive while uninsured Verb
sönük araba lastiği
deflated tyre
tehlikeli araba kullanan sürücü
reckless driver
US araba lastiklerini yenilemek
to renew one's tyres (tires ,) Verb
yedek araba lastikleri
spare tyres Noun
yürüyüş hızında araba sürmek
to drive at walking speed Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. At, eşek, öküz gibi hayvanlar tarafından ... taşıyan tekerlekli kara taşıtı
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.