bün

English Turkish Phrases

(hair) bun
hotoz
(hair) bun
topuz
bun
çörek. Noun
bun
saç topuzu.
She wears her hair in a bun = bunn: Saçlarını topuz yapıyor. Noun
bun
sarhoşluk. Noun
bun fight
(argo) çay partisi
hot cross bun
haçlı çörek: üzerine haç şeklinde tatlı sürülmüş bir nevi çörek. Noun
to have bun
(mizah) çocuk beklemek, gebe/hâmile olmak.
want the penny and the bun
ne yardan ne serden geçmek Verb
want the penny and the bun
bir koyundan iki post çıkarmak Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

mektup bu bun kopyasını saklamak
to keep a copy of a letter Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Dip, kök; temel, esas
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.

bun
Sıkıntı, darlık