bane

  1. Noun âfet, dert, felaket, musibet, mahveden/mahvına sebep olan şey.
    Gambling was the bane of his existence: Kumar onu mahvetti.
  2. Noun zehir: çoğunlukla zehirli bitkilerin adlarına eklenir,
    wolfsbane, henbane gibi.
  3. Noun ölüm, yıkım, harabiyet.
  4. Noun öldürücü, ölüm saçan, öldüren/mahveden şey.
    He was entrapped and drowned beneath the watery bane:
    Öldürücü sulara garkolup boğuldu.
duruşma günü