Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
bias
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Noun, Statistics
yanlılık
Noun
taraflılık (Kaynak:
Evrim Çalışkanları
)
Noun
tarafgirlik
Adjective, Textile Industry
verev
(kumaşta vb.) verev/çapraz çizgi.
bias binding
: verev şerit.
önyargı, peşin hüküm, taraf tutma, tarafgirlik.
He is without bias
: O taraf tutmaz/tarafsızdır.
şev, eğim, meyil, eğri, eğik, meyilli, mail (bir şekilde).
eğilim, anıklık, istidat.
Her scientific bias showed itself in early childhood.
Statistics
yan: örnekleme yönteminden doğan sistematik sapma/distorsiyon.
Electronics
öngerilim, polarizasyon.
etkilemek, tarafsızlığını bozmak, tarafgir kılmak, iltimas sağlamak, bir tarafa meylettirmek, önyargılı hareket ettirmek.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
estimates free from bias
önyargıdan uzak takdirler
Noun
free from bias
önyargısız
grid bias
ıskara öngerilimi/polarizasyonu: elektron tübünde katot-ıskara arasına uygulanan gerilim.
interviewer bias
röportajı yapan kişinin önyargısı
lack of bias
yansızlık
on the bias
verev(lemesine), eğri (bir şekilde).
to cut the cloth on the bias
: kumaşı verev/eğri kesmek.
personal bias
kişisel önyargı
procedural bias
(istatistik) sistematik yanılgı
recency bias
yenilik önyargısı (tüketici anketlerinde yanıtlayıcıların son zamanlarda kullandıkları bir ürünü aşırı
beğendiklerini ya da bununla ilgili bilgi sahib
shake oneself free from all bias
her türlü önyargıyı silkip atmak
Verb
bias (s) ed opinion
önyargılı düşünce
bias and prejudice
tarafgirlik
bias the opinion of the people
halkı önyargılı yapmak
Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.