conductor

English-Turkish Translation

  1. Noun, Chemistry iletken
  2. Noun yönetici, yönetmen, idareci, şef, rehber, kılavuz, önder, lider.
  3. Noun, Railways kondüktör.
  4. Noun (otobüs) şoför, biletçi.
  5. Noun orkestra/koro şefi.
  6. Noun iletken, nâkil: ısı, ses veya elektriği ileten madde.
    non-conductor: yalıtkan, iletken olmayan.
  7. Noun (bkz: lightning rod ).
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

(orchestra) conductor
orkestra şefi
(railroad) conductor
şefi tren
(train) conductor
kondüktör
bus conductor
otobüs kondüktörü
bus conductor
otobüs biletçisi
cable conductor
nakil
chief conductor
şeftren
elevator conductor
(US) asansörcü
freight conductor
depo bekçisi
lightning conductor
yıldırım siperi, yıldırım savar, siperi saika: yıldırımın zararından korumak, için bina, direk vb.'nin
tepesine konulan ve iletken tellerle toprağa bağlanan sivri uçlu çubuk.
prime conductor
esas iletken
teller (phys) conductor
nâkil
conductor ducts
iletken damarlar.
conductor of an exhibition
keşif heyeti kılavuzu
conductor of an orchestra
orkestra şefi
conductor operarum
(hususi hukukta) belli bir ücret karşılığı bir şahsa iş görmeyi kabul eden şahıs
conductor rail
kondüktör
English-Turkish phrases from Zargan's own database