-
Noun sıkış(tır)ma, tazyik etme, baskı yapma, daral(t)ma, büz(ül)me, sık(ıl)ma.
-
Noun tazyik, baskı.
-
Noun darlık, daralma, dar geçit, boğaz.
He seems to have a constriction in the chest.
-
Noun daraltan/büzen/sıkan/tazyik eden şey.
-
Noun, Phonetics daraltı: ses yolunda sürtüşmeyi andıran bir ses çıkmasına yol açan daralma.