cruiser

English-Turkish Translation

  1. Noun yolcu, zevk için deniz seyahati yapan kimse.
  2. Noun kruvazör, orta boy hızlı harp gemisi.
  3. Noun seyyah vapuru, turistik vapur.
    cabin cruiser: yemek, yatak vb. gibi her türlü ihtiyacı karşılayacak
    şekilde donatılmış motorbot.
  4. Noun (radyolu) polis devriye arabası.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

(warship) cruiser
kruvazör
armed merchant cruiser
silahla donatılmış şilep
armed merchant cruiser
silahlandırılmış ticaret gemisi
armoured cruiser
zırhlı kruvazör
battle cruiser
muharebe kruvazörü, ağır kruvazör. Noun
cabin cruiser
kamaralı motorlu yat.
converted cruiser
muavin kruvazör
heavy cruiser
ağır kruvazör: 200 mm'lik topla mücehhez zırhlı harp gemisi. light cruiser Noun
land cruiser
tank
light cruiser
hafif kruvazör: 6 inçlik toplarla mücehhez savaş gemisi. heavy cruiser Noun
protected cruiser
hafif kruvazör
cruiser tank
ağır tank
English-Turkish phrases from Zargan's own database