defer

English-Turkish Translation

  1. Verb ötelemek
  2. Verb ertelemek, tehir/talik etmek, sonraya/ileriye bırakmak, geciktirmek.
    Let's defer action for a few weeks.
  3. Verb (askerliğini) ertelemek, tecil etmek.
    His military service was deferred until he finished university.
  4. Verb
    defer to: (başkasının kararına/fikrine) uymak, boyun eğmek, mutavaat etmek, hürmet/riayet etmek.

    I defer to your advice. You should defer to more experienced people.
  5. Verb kararı başkasına bırakmak, havale etmek.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

defer one's departure for a week
yola çıkmayı bir hafta ertelemek Verb
defer to one's elders
büyüklerinin sözüne boyun eğmek Verb
defer (delay) the protest
protestoyu ertelemek Verb
defer a debt
borcu ötelemek Verb, Banking
defer a duty
bir görevi ertelemek Verb
defer a judgment
bir hükmü ertelemek Verb
defer a matter
meseleyi ertelemek Verb
defer a matter
bir meseleyi ertelemek Verb
defer a payment
bir ödemeyi ertelemek Verb
defer a payment
ödemeyi geciktirmek Verb
defer a sentence
bir hükmü ertelemek Verb
defer making a decision
karar vermeyi ertelemek Verb
defer payment
ödemeyi ertelemek Verb
defer sine die
belli bir zamana ertelemek Verb
defer something to a later date
bir şeyi ileri bir tarihe atmak Verb
defer the decision
kararı ertelemek Verb
defer to
riayet etmek Verb
defer to sb's knowledge
birinin bilgi sine başvurmak Verb
defer to sb's opinion
birinin fikrine uymak Verb
defer until further notice
müteakip bir tebligata (bildiriye) kadar ertelemek Verb
defer until further notice
müteakip bir tebligata kadar ertelemek Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

oynar yapraklı yevmiye defteri (föylerden oluşan defer
journal voucher
Turkish-English phrases from Zargan's own database