detention

  1. Noun, Law tutukluluk
  2. Noun, Law alıkoyma
  3. Noun, Law gözaltı
  4. alıkoyma, tutma, tutuklama, geciktirme, engelleme.
  5. tutuklanma, alıkonulma, geciktirilme, engellenme.
  6. tevkif, hapis, mahkeme emri çıkıncaya kadar bir kimsenin tutuklanması.
    place of detention: hapishane.
  7. tutuklama+, tevkif+.
    the detention room of a police station: polis karakolunda tutuklama odası.

    detention camp: tevkif kampı.
Herhangi Bir Biçimde Tutulan Veya Hapsedilen Kişilerin Korunması İçin Prensipler Bütünü Noun, International Law
tutuklu yabancı Noun, Politics-Intl. Relations
tutuklu Noun, Law
tevkif merkezi Noun, Law
tutuklu yargılanma Noun, Law
kısa süreli gözaltı Noun, Law
keyfi gözaltı Noun, Law
zorunlu alıkoyma (akıl hastanesinde
sürastarya
gözaltı tarihi Noun, Law
gözaltında kaybetme Noun, Rights-Freedoms
gözaltında kaybolma Noun, Rights-Freedoms
çocuğu cezaya bırakmak Verb
tutuk evi, tevkifhane. Noun
kanun dışı alıkoyma Noun, Law
kanundışı alıkoyma Noun, Law
tutukluluğa itiraz Noun, Law
gözaltı yeri Noun, Law
polis tutuklaması
tutuklu yargılama Noun, Law
ihtiyati tutuklama
mahkemeye çıkıncaya kadar gözetimde tutulma
koruma için tutuklama
(Br) gençlerin tutuklanması
tutukluluk nedenleri Noun, Law
tutuklama talebi Noun, Law
rehin hakkı
kanundışı tutuklama
(askerlik) günlük cep harçlığı
gözaltı ve tutukluluk Noun, Law
gözaltı ve tutuklama Noun, Law
asker tutuklu evi
polis tarafından tutuklanma
konsantrasyon kampı
(Br) US (tutukevi , ıslahhane
müsadere
zoralım masrafları Noun
borç yüzünden tutuklanmak Verb
borç yüzünden tutuklanma
ıslahhane: suçlu çocukların ıslahı için kurulmuş özel hapishane.
tımarhane
tevkifhane
tutukevi Noun, Law
ıslahhanede tutulma
hastanede (tımarhanede) zorla tutulma
hapiste tutulma
tutuklamada usulsüzlük Noun, Law
bir geminin limanda tutulması
kötü hava yüzünden postanın gecikmesi
ücretlerin ödenmemesi
bir yolculukta gecikme
tutuklama emri
duruşmaya kadar tutukluluk
gözaltı kararı Noun, Law
(Br) gençler tutuklu evi
genç tutuklu evi
bir geminin limanda tutulmasını emretmek Verb
gizli tutuklama merkezi
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Noun, Organizations
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Proper Name, Public Administration
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Proper Name, Organizations