disclose

English-Turkish Translation

  1. açıklamak, ifşa etmek, açığa vurmak.
    He disclosed the truth. to disclose one's point of view.
  2. göstermek, izhar etmek, meydana çıkarmak, gözönüne sermek.
    The curtain opened to disclose an empty stage.
  3. açmak, yaymak, katlarını/kıvrımlarını açmak.
  4. (bkz: hatch ).
  5. (bkz: disclosure ).
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

disclosure
ifşa Noun, Law
false disclosure
yanlış açıklama Noun, Law
refuse to disclose the name of one's informant
muhbirin adını açıklamayı reddetmek Verb
failure to disclose
açıklamama
obligation to disclose
açıklama zorunluğu
disclose a secret
bir sırrı ifşa etmek Verb
disclose an invention
bir icadı ifşa etmek Verb
disclose an invention
(patent hukuku) bir icadı ifşa etmek Verb
disclose classified information to an unauthorized person
bilmemesi gereken birisine gizli bilgi vermek Verb
disclose confidence
bir sırrı ifşa etmek Verb
disclose confidential information
gizli bilgiyi ifşa etmek Verb
disclose documents
evrakları ortaya dökmek Verb
disclose great learning
çok okumuş olduğunu göstermek Verb
disclose sb's point of view
birinin görüş açısını açıklamak Verb
disclose something to sb
birine bir şeyi ifşa etmek Verb
duty not to disclose confidential information
gizli bilgi ifşa etmeme görevi
English-Turkish phrases from Zargan's own database