discriminating

English-Turkish Translation

  1. Adjective ayırım yapan, fark gözeten, taraf tutan, tarafgir davranan.
  2. Adjective ehil, titiz, zevk sahibi.
  3. Adjective sezgin, temyiz kabiliyeti olan, anlayarak takdir eden, iyiyi kötüden ayırabilen, ayırt edici, görüşü kuvvetli.
  4. Adjective (vergi, tarife vb.) farklı, ayırımlı.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

discriminating criticism
yıkıcı eleştiri
discriminating duty
malların menşeleri ülkelere göre değişen oranları olan gümrük vergisi
discriminating duty
ayırımcı gümrük tarifesi
discriminating freight
değişiklik gösteren yük
discriminating monopoly
kademelendirilmiş monopol fiyatlar
discriminating monopoly
ayrımcı tekel
discriminating monopoly
farklılaştırılmış tekel (bir tekelcinin aynı ürünleri ayrı ayrı fiyatlardan sattığı tekel durumu
discriminating monopoly
ayırımcı tekel (kademelendirilmiş monopol fiyatlar)
discriminating monopoly
fiyat farklılaşması yapan monopol
discriminating monopoly
farklılaştırılmış tekel
discriminating prices
ayrımcı fiyatlar Noun
discriminating prices
kademeleştirilmiş fiyatlar Noun
discriminating prices
ayırımcı fiyatlar Noun
discriminating tariff
çoklu gümrük tarifesi (kaynak ülkeye göre farklı mallara farklı oranın uygulandığı gümrük sistemi
discriminating tariff
çoklu gümrük tarifesi
discriminating tariff
menşe memlekete göre farklı mallara farklı oranın uygulandığı gümrük sistemi
English-Turkish phrases from Zargan's own database