docket

English-Turkish Translation

  1. Noun, Law dava dosyası
  2. (mahkemede) bekleyen davalar listesi.
  3. (a)
    huk. karar defteri, (b) (karar) özet, hulâsa, (c) (gümrüklü malı taşıma yetkisi veren veya
    gümrüğün ödendiğini bildiren) belge.
  4. gündem, ruzname, meclis veya kurulun bir günde yapacağı işler listesi.
    on the docket: gündemde.
  5. yafta, fiş, paket etiketi, mektup veya paket içindekileri gösteren yazı.
  6. özetlemek, özetini/hulâsasını çıkarmak.
  7. yaftalamak, etiketlemek, etiket yapıştırmak.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

appearance docket
dava listesi
appearance docket
duruşma listesi
appearance docket
murafaa listesi
appearance docket
mahkeme listesi
call the docket
adları çağırarak yoklama yapmak Verb
calling docket
çağrı defteri
clear the docket
duruşma sırasını bekleyen davaları temizlemek Verb
delivery docket
sevk irsaliyesi Noun, Commerce
judgment docket
karar kayıt defteri Noun
strike a docket
(iflas davası , Br) iflas için takrir vermek Verb
striking a docket
(Br) mahkemeden iflasını talep etme
trial docket
duruşma listesi
wage docket
ücret zarfı
docket fee
gümrük rüsumu
docket goods
malların üzerine etiket yapıştırmak Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database