İngilizce - Türkçe Sözlük | İngilizce

assiduity in one's duties

ödev ve görevlerini çalışkanlıkla yapma

attend one's duties

görevlerini yapmak Verb

attend to one's duties

görevlerini yapmak Verb

be always observant of one's duties

görevlerini daima yerine getirmek Verb

be exact in one's duties

görevlerini tam olarak yerine getirmek Verb

be failing in one's duties

görevlerini yerine getirmez olmak Verb

be faithful in the discharge of one's duties

görevlerini yerine getirmede sözünün eri olmak Verb

be lax in carrying out one's duties

görevlerini ihmal etmek Verb

be negligent of one's duties

görevlerini ihmal etmek Verb

be remiss in the performance of one's official duties

resmi görevlerini ihmal etmek Verb

be slack in one's duties

görevinıağır yapmak Verb

discharge one's duties

görevlerini yerine getirmek Verb

discharge one's duties

görevlerini ifa etmek Verb

enter upon one's duties

görevleri çerçevesi içine girmek Verb

entering upon one's duties

göreve başlama

entrance upon one's duties

vazifeye başlama

evasion of one's duties

görevlerini yapmaktan kaçınma

expense necessarily incurred in performing one's duties

s görevlerini yerine getirirken zorunlu yapılan masraflar Noun

expenses necessarily incurred in performing one's duties

görevleri yerine getirirken zorunlu olarak yapılan masraflar Noun

fit oneself for one's new duties

kendini yeni işine ayarlamak Verb

get out of one's duties

görevlerinden kaçmak Verb

high conception of one's duties

kişinin kendi görevlerinin tam bilincinde olması

in exercise of one's duties

görevlerin ifasında

laxity in one's duties

görevlerinde ihmalkârlık

neglect of one's duties

görev ihmali

perfect in the performance of one's duties

görevlerinin yerine getirilmesinde mükemmelik

perform the duties of one's office

mevkiinin görevlerini yapmak Verb

pursue one's duties

görevlerini yerine getirmek Verb

pursue one's duties

görevlerini yapmak Verb

relinquish one's duties as chairman

başkanlık görevlerinden ayrılmak Verb

resume one's duties

görev başına yeniden dönmek Verb

take up one's duties

göreve başlamak Verb

abatement of taxes and duties

bazı durumlarda ithal mallarının vergi ve rüsumlarında yapılan indirim

abatement of taxes and duties

ithalleri sırasında veya depodaki bozulma veya hasara uğrama yüzünden

abatement of taxes and duties

yanlış tahakkuk ettirilmiş vergilerin indirilmesi

abolish customs duties

gümrük vergilerini kaldırmak Verb

acquaint someone with his duties

birine görevlerini söylemek Verb

acquaint someone with his duties

birine görevlerini göstermek Verb

administrative duties

idari görevler Noun

ancillary duties

türlü ek işler Noun

assess death duties

veraset vergisinin matrahını takdir etmek Verb

assess death duties

veraset vergisinin matrahıni takdir etmek Verb

assignment of duties

görevlerin verilmesi

assignment of duties

görev dağılımı Noun, Management

assignment of duties

görev dağıtımı Noun, Management

betting duties

bahis vergisi

buyer's duties

alıcıların ödevleri Noun

civic duties

vatandaşlık ödevleri Noun

collection of customs duties

gümrük vergilerinin tahsilatı

come within sb's duties

görevi olmak Verb

commission of duties

görev verme

composition for duties

götürü ödeme

constituency duties

seçim bölgesi görevleri Noun

contractual duties

sözleşme görevleri Noun

countervailing import duties

ithalatta telâfi edici vergiler Noun

customs and excise duties

(Br) gümrük ve tekel vergileri Noun

customs and excise duties

gümrük ve tekel vergileri Noun

customs duties

gümrük vergileri Noun

customs duties

gümrük vergisi

customs duties

rüsumu

define duties

görevleri tayin etmek Verb

departmental duties

şube görevleri Noun

deposit of customs duties

gümrük vergilerinin yatırılması

discharge duties

görevlerini yerine getirmek Verb

discharge of duties

görevlerin ifası Noun

discriminative duties

ayırım gümrük tarifesi

discriminative duties

ayırımcı gümrük tarifesi

division of duties

iş bölümü Noun

division of duties

işbölümü Noun

domestic duties

evin yükümlülükleri Noun

enter upon new duties

yeni görevler almak Verb

enter upon new duties

yeni görevler üstlenmek Verb

evasion of customs duties

gümrük vergisi ödememe

excise duties

özel tüketim vergileri Noun

executive duties

icra görevleri Noun

executorial duties

vasiyeti tenfiz görevleri Noun

exercise of duties

yükümlülüklerin yerine getirilmesi

external duties

dış gümrük vergisi

faithful discharge of his duties

görevlerini sadık bir biçimde yerine getirme

field duties

sahra hizmeti

fiscal duties

maliyece alınan borçlar Noun

governmental duties

hükümet görevlileri Noun

liman rüsumu

fahri görevler Noun

ev işi Noun, Home

ithal resmi

yeni vergiler koymak Verb

impose new duties

yeni görevler vermek Verb

in prosecution of his duties

görevlerini yerine getirirken

increase of duties

gümrük vergisinde artış

increase of duties

gümrük vergilerinde artış

introduce custom duties

gümrük resimi koymak Verb

introduce customs duties

gümrük vergisi koymak Verb

introduce customs duties

gümrük resmi koymak Verb

introduce someone in the duties

birine görevlerini göstermek Verb

job duties

iş görevleri Noun

levy customs duties

gümrük resmi almak Verb

levy duties

resim almak Verb

liaison duties

irtibat görevleri Noun

liaison duties

irtibat kurulu

liquidator's duties

tasfiye memurunun görevleri Noun

managerial duties

yöneticilik görevleri Noun

marital rights and duties

evlilik hak ve görevleri Noun

ministerial duties

bakanlık görevleri Noun

obligations arising from their duties

görevlerinden kaynaklanan yükümlülükler Noun

observance of duties

görevlerini yerine getirme

obstruct an officer (constable ,) performing his duties

(US) Br bir polis memurunun görevini yerine getirmesini engellemek Verb

occupational duties

(sigortalı kişi) mesleki görevler Noun

onerous duties

külfetli görevler Noun

operational duties

cephe hizmeti

parental duties

analık babalık görevi

partner's duties

ortaklık görevleri Noun

police duties

polis görevleri Noun

powers and duties

yetki ve sorumluluklar Noun

professorial duties

profesörlük görevleri Noun

provisional duties

geçici görevler Noun

rate of customs duties

gümrük vergisi tarifesi

rate of customs duties

gümrük vergi tarifesi

reduce the customs duties

gümrük vergilerini azaltmak Verb

reduction of customs duties

gümrük vergilerinin indirilmesi Noun

refund duties

vergileri iade etmek Verb

refund duties

gümrük vergilerinin iadesi Noun

refunding of duties

vergilerin geri ödenmesi

relief from (free of) customs duties

gümrük vergilerinden muafiyet

relieve someone of his duties

birini görevinden almak Verb

return of duties

vergilerin iadesi Noun

rostered duties

cetvelde gösterilen görevler Noun

routine duties

alışılmış görevler Noun

scope of duties

görevlerin kapsamı

scope of duties

görev alanı Noun

secretarial duties

sekreter görevleri Noun

segregation of duties

görevler ayrılığı Noun, Management

segregation of duties

görevler ayrılığı ilkesi Noun, Management

separation of duties

görevler ayrılığı Noun, Management

separation of duties

görevler ayrılığı ilkesi Noun, Management

social duties

toplumsal görevler Noun

special duties

(askerlik) askerlik yerine geçen özel hizmet

special duties

askerlik yerine geçen özel hizmet Military

staff duties

kurmaylık görevleri Noun

statement of duties

gümrük tarifesi

subject to customs duties

gümrüklü

subject to death duties

veraset vergisine tabidir

subject to rights and duties

hak ve görevler konusu

subsequent levy of duties

gümrük resimlerinin sonradan alınması

subsequent levy of duties

gümrük resimlerini sonradan alma

treaty duties

antlaşma yükümlülükleri Noun

treaty duties

antlaşmanın yükümlülükleri Noun

unascertained duties

götürü gümrük vergisi

union duties

sendika görevleri Noun

use care and skill in the exercise of sb's duties

birinin görevini yaparken dikkat ve becerisini göstermek Verb

use care and skill in the exercise of sb's duties

görevini yaparken dikkat ve beceri göstermek Verb

duties and authorities

görev ve yetkiler Noun

duties and rank of imam

imamlık

duties of a chief

şeflik

duties of a common soldier

erlik

duties of a director

bir müdürün yetkileri Noun

duties of a job

bir işin gerektirdiği görevler Noun

duties of a soldier

bir erin görevleri Noun

duties of a staff officer

kurmaylık

duties of an agent

bir temsilcinin yetkileri Noun

duties on a spirits

alkollü içkilerden alınan vergi

duties or rank of a consular or embassy secretary

kançılarlık

duties or rank of a council

konsolosluk

duties, taxes and levies

vergi, resim ve harçlar Noun

allocate the duties to sb

birine görev vermek Verb

clap import duties on

(bir şeyin üzerine) ithalat vergisi koymak Verb

customs duties accrued on the product

mala tahakkuk eden gümrük vergileri Noun

customs duties not paid

gümrüklenmek memiş

customs duties of a fiscal nature

malî nitelikli gümrük vergileri Noun

customs duties paid

gümrüklenmek miş

devolve duties upon (to) sb

birine görev devretmek Verb

lay on duties on imports

ithalattan vergi almak Verb

office or duties of an aide or an aide-de-camp

yaverlik

pay the duties of a vessel

bir geminin resimlerini ödemek Verb

pay the duties of a vessel

bir geminin resmilerini ödemek Verb

rank and duties of a hodja

hocalık

rank or duties of a police officer or government inspector

komiserlik

take over the duties of a post in the interim

geçici olarak bir mevkiin görevlerini üstlenmek Verb

taxes, duties, charges and premium payable

ödenecek vergi, resim, harç ve primler Noun

the duties of an umpire

hakemlik

transfer duties upon

'ne görev vermek Verb

with customs duties paid

gümrüklü

Decree-Law on the Organization and Duties of the General Directorate for Foundations

Vakıflar Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname Proper Name, Law

Decree-Law on the Organization and Duties of the Ministry of Transport, Maritime Affairs and Communications

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname Proper Name, Law

Decree-Law on the Organization and Duties of the Undersecretariat for Maritime Affairs

Denizcilik Müsteşarlığının Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname Proper Name, Law

Decree-Law on the Organization and Duties of the Undersecretariat of Customs

Gümrük Müsteşarlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname Proper Name, Law

Directive on the Administrative and Judicial Duties of the Coast Guard Command

Sahil Güvenlik Komutanlığının İdari ve Adli Görevlerine İlişkin Tüzük Proper Name, Law

Law for Exempting Certain Associations and Institutions from Certain Taxes and All Duties and Charges

Bazı Dernek ve Kurumların Bazı Vergilerden, Bütün Harç ve Resimlerden Muaf Tutulmasına İlişkin Kanun Proper Name, Law

Law on the Duties and Organization of the General Directorate for Foundations

Vakıflar Umum Müdürlüğü Vazife ve Teşkilatı Hakkında Kanun Proper Name, Law

Law on the Duties and Powers of the Police

Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu Proper Name, Law

Law on the Organization and Duties of the Ministry of Interior

İçişleri Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Proper Name, Law

Law on the Organization, Duties and Powers of the Gendarmerie

Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun Proper Name, Law

Regulations on the Establishment, Duties and Functioning of the Central and Regional Units of the Interior Ministry's Department for Associations

İçişleri Bakanlığı Dernekler Dairesi Başkanlığı Merkez ve Taşra Teşkilatı Kuruluş, Görev, Çalışma ve Esaslarına Dair Yönetmelik Proper Name, Law

Regulations on the Organization, Duties and Powers of the Coast Guard Command

Sahil Güvenlik Komutanlığı Teşkilat, Görev ve Yetkileri Yönetmeliği Proper Name, Law

duties

English-Turkish

Terms/Phrases

English-Turkish Translation

English Turkish Phrases