ejection

  1. Noun fışkır(t)ma, fırla(t)ma, püskür(t)me, (dışarı) çıkar(ıl)ma, at(ıl)ma, kov(ul)ma.
  2. Noun püskürük, salgı, fışkırtılan/püskürtülen/fırlatılan şey (lâv, yanardağ külü vb.).
    Lava is a volcanic ejection.
tahliye davası Noun
tahliye davası açmak Verb
bir mevkiden kovulma
fırlatma iskemlesi: tehlike ânında uçaktan ayrılıp paraşütle inen pilot iskemlesi.