expert

English-Turkish Translation

  1. Noun, Law bilirkişi
  2. Law ehlivukuf
  3. bilirkişi, uzman, usta, mahir, ehlivukuf, mütehassıs, eksper, (bir konuda) bilgili/tecrübeli (kimse).
  4. ustaca/mahirane yapılmış, bilgi/tecrübe mahsulü.
    expert work. expert advice.
  5. Military keskin nişancı.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

expert-witness
bilirkişi tanık Noun, Law
hearing of expert
bilirkişinin dinlenmesi Noun, Law
local expert-witness
mahalli bilirkişi Noun, Law
administrative-law expert
idare hukukçusu Noun, Law
advertising expert
reklam uzmanı
agricultural expert
tarım uzmanı.
agriculture expert
tarım uzmanı
air safety expert
uçak emniyet uzmanı
application an expert
uzman tayin etmek Verb
application an expert
eksper tayin etmek Verb
appoint an expert
uzman tayin etmek Verb
appointment of expert
bilirkişi seçimi Noun, Law
art expert
sanat uzmanı
auditing expert
denetçi uzman
auditing expert
denetim uzmanı
become an expert
uzmanlaşmak Verb
call in an expert
bir uzman çağırmak Verb
calling in an expert
bilirkişiye müracaat
challenge an expert
bir bilirkişiyi reddetmek Verb
claim to be an expert
uzman olduğunu iddia etmek Verb
compensation expert
(US) hasar değerlendirme eksperi
constitutional expert
anayasacı
consult an expert
bir uzmana başvurmak Verb
consumer credit expert
tüketici kredisi uzmanı
court expert
bilirkişi
credit expert
kredi uzmanı
development expert
geliştirme uzmanı
digital forensics expert
adli bilişim uzmanı Noun, Law
economic expert
ekonomi uzmanı
efficiency expert
verim kontrolu uzmanı
efficiency expert
verim artırma uzmanı.
film expert
film uzmanı
financial crimes investigation expert
mali suçları araştırma uzmanı Noun, Criminal Law
financial expert
mali işler uzmanı
fiscal expert
vergi uzmanı
forensic IT expert
adli bilişim uzmanı Noun, Law
functional expert
uzman
government expert
devlet eksperi
graphological expert
yazıbilimi uzmanı
handwriting expert
el yazısı inceleme uzmanı
handwriting expert
el yazısı uzmanı Noun
housing expert
konut yapım uzmanı
insurance expert
uzmanı
insurance expert
sigorta eksperi
insurance expert
sigorta uzmanı
intelligence expert
gizli bilgi değerlendirme uzmanı
legal expert
kanuni eksper
legal expert
hukuk müşaviri
lighting expert
aydınlatma uzmanı
loss expert
hasar eksperi
marketing expert
pazarlama uzmanı
marketing expert
pazarlamacı
medical expert
uzman hekim
mining expert
madenci
mining expert
madencilik uzmanı
mining expert
maden eskperi
mining expert
maden eksperi
money expert
para uzmanı
nutrition expert
beslenme uzmanı
oath taken by an expert
ehlivukufun yemini
occupational health and safety expert
iş sağlığı ve güvenliği uzmanı Noun, Employment
occupational health expert
iş sağlığı uzmanı Noun, Employment
occupational safety and health expert
iş sağlığı ve güvenliği uzmanı Noun, Employment
occupational safety expert
iş güvenliği uzmanı Noun, Employment
public relations expert
halkla ilişkiler uzmanı Noun
publicity expert
reklamcılık uzmanı
qualified expert
ehliyetli uzman
qualified expert
uzman
represent oneself as an expert
kendini uzman olarak tanıtmak Verb
salvage expert
kurtarma uzmanı
seek the opinion of an expert
uzman görüşü almak Verb
statistical expert
istatistik uzmanı
statistical expert
d e uzmanı
sworn expert
yeminli bilirkişi
sworn expert
yeminli ehlivukuf
tax expert
vergi uzmanı
television expert
televizyon uzmanı
top financial expert
üst düzey finans uzmanı
transportation expert
nakliyat uzmanı
valuation expert
kıymet takdir uzmanı
vocational expert
mesleki eksper
vocational expert
bilirkişi
welfare expert
sosyal yardım uzmanı
expert advice
ekspertiz
expert advice
eksper görüşü
expert appraisal
ekspertiz takdiri
expert committee
fen heyeti
expert evidence
bilirkişi delili
expert evidence
bilirkişi ekspertizi
expert examination
uzman tetkiki
expert examination
bilirkişi incelemesi
expert group
bilirkişi heyeti
expert guidance
bilirkişi öğütü
expert in economics
iktisat biliminde uzman
expert inquiry
bilirkişi soruşturması
expert knowledge
ehlivukuf bilgisi
expert knowledge
uzmanlık bilgisi
expert observers
uzman gözlemcilik
expert on anti-trust law
tröst aleyhtarı kanun uzmanı
expert on business cycles
konjonktür uzmanı
expert opinion
ehlivukuf mütalaası
expert opinion
bilirkişi beyanı Law
expert opinion
eksper raporu
expert opinion
ehlivukuf görüşü
expert opinion
ekspertiz
expert opinion
bilirkişi görüşü
expert opinion
uzman görüşü
expert orator
hitabet ustası Noun, Language-Literature
expert report
bilirkişi raporu Noun, Law
expert reports
bilirkişi raporları Noun, Law
expert system
uzman sistem Information Technology
expert team
uzman ekip
expert testimony
bilirkişi tanıklığı
expert translation
uzman çevirisi
expert valuation
ekspertiz
expert value
bilirkişinin saptadığı değer
expert witness
taraf bilirkişisi Noun, Law
expert witness
bilirkişi Noun, Law
expert witness
ehli hibre Noun, Law
expert witness assignment in violation of the procedure
bilirkişi seçiminde usulsüzlük Noun, Law
expert witness assignment report
bilirkişi görevlendirme tutanağı Noun, Law
expert witness examination
bilirkişi incelemesi Noun, Law
expert witness report
bilirkişi raporu Noun, Law
expert work
uzman işi
expert work
usta işi
expert workman
uzman işçi
expert workmanship
uzman işçilik
expert workmanship
usta işi
expert writer
usta yazar
expert's fee
bilirkişi ücreti
expert's report
bilirkişi raporu Noun, Law
expert's report
eksper raporu
according to expert advice
ekspertize göre
according to expert advice
ehlivukufun keşfine göre
according to expert evidence
ehlivukufun keşfine göre
an expert in public finance
maliyeci
be an expert in a matter
bir konuda uzman olmak Verb
cast an expert eye
uzman gözüyle bakmak Verb
employ an expert accountant
uzman muhasip çalıştırmak Verb
gain expert knowledge
uzmanlaşmak Verb
gain expert knowledge
uzmanlık bilgisi edinmek Verb
give an expert opinion
uzman görüşünü bildirmek Verb
give an expert opinion
ekspertizde bulunmak Verb
give an expert opinion
uzman görüşü bildirmek Verb
give expert advice
uzman görüşünü bildirmek Verb
make pretensions to expert knowledge on a subject
bir konuda uzman bilgisi olduğu iddiasında bulunmak Verb
make pretentions to expert knowledge on a subject
bir konuda uzman bilgisi olduğu iddiasında bulunmak Verb
making false statements as an expert witness
gerçeğe aykırı bilirkişilik Noun, Law
mining expert or mine owner
madencilik
official translation expert for the courts
resmi mahkeme tercümanı
profess to be an expert on a subject
bir konuda uzman olduğunu iddia etmek Verb
take expert advice
konsültasyon ile uzman görüşünü almak Verb
with an expert's eye
uzman göz üyle
English-Turkish phrases from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

antitröst expert
antitröst eksperi
Turkish-English phrases from Zargan's own database