Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
facing
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Noun
kaplama, süsleyici/koruyucu/takviye edici tabaka.
Noun
biye, (süslemek/sağlamlaştırmak için kumaşın kenarına geçirilen) şerit.
Noun
(kumaş) baskı, (kol, yaka, etek vb. de) kumaşın içeriye/dışarıya kıvrılması.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
go through one's facing
liyakatini göstermek
Verb
clutch facing
kavrama astarı
clutch facing
debriyaj astarı
disc facing
debriyaj(kavrama) balatası
Noun
facing board
tahta perde
facing brick
kaplama tuğlası
facing each other
karşı karşıya
facing editorial matter
başyazı karşısına konan reklam metni
facing of a brake
fren astarı
facing of brake
fren balatası
Noun
facing one another
karşılıklı
facing slip
(US) etiket
facing slip
etiket
facing text
başyazı karşısına konan reklam metni
facing the engine
gidiş istikametinde
be facing a problem
bir sorunla karşı karşıya bulunmak
Verb
sit facing the engine
gidiş yönüne doğru oturmak
Verb
stand facing sb
karşı sına dikilmek
Verb
the house facing the east
doğuya bakmak an ev
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.